2. DÜNYA SAVAŞI’NIN KAZANILMASINA YARDIM EDEN KADIN AJAN

14.05.2019
2. DÜNYA SAVAŞI’NIN KAZANILMASINA YARDIM EDEN KADIN AJAN

Tahta bacaklı bir kadın olarak Virginia Hall, ajan olmanın çok ötesindeydi.
Haziran 1940’ta İngiltere korku içerisindeydi. Fransa altı hafta süren bir mücadelenin ardından Nazilere teslim olmuştu ve İngiltere Kanalı’nın çalkantılı sularından başka düşmanı adadan uzak tutacak hiçbir şey kalmamıştı. Hayatta kalmak isteyen İngiltere’nin, işgalcilerin ilerleyişini durdurabilmek ve Fransa’da olup bitenleri rapor edip silahlı direnişi ateşlemek amacıyla oradaki Almanların arasına sızacak ajanlar göndermesi gerekiyordu. Bu karanlık günlerde Başbakan Winston Churcill, Avrupa’yı yeniden alevlendirme gayesiyle SOE ( Special Operations Executive) adı verilen yeni bir istihbarat servisi kurulması emrini verdi. Amaç adeta intihar ile eş değer, emirler keskin idi. Bu kuruluşu takiben tüm alışılmış kalıpların dışında bir kahraman ortaya çıktı: Virginia Hall.
İlk bakışta Virginia’nın üç özelliği göze çarpıyor: Kendisi hem Amerikalı hem kadın hem de savaştan önce bir av kazasında bir bacağını kaybetmiş. Onun kariyerinin önü Amerikan Hükümeti tarafından birkaç yıl önce kesilmiş. Ama o asla pes etmeyenlerden. Kendisine SOE ile birlikte Nazilere karşı mücadelede rol alma şansı verildiğinde bir engel olarak görülen bacağını kendisi için avantaja çevirmeyi başardı.
1941’de Amerika tarafsızlığını resmi olarak belirttiğinde Virginia , Amerikalı bir gazeteci kılığında Vichy yönetimi altındaki Fransa’ya girdi. Fransa’daki savaş koşulları hakkında New York Post’ a özenle makaleler yazıyordu . Nihayetinde Londra, düşman hattının ortasında Virginia’nın gazete yazılarının satır aralarına gizlediği mesajlar ile bir strateji geliştirmeyi başardı. Dahası, Post ( SOE ile iş birliği içerisinde olan cesur yayıncı) bilgi akışını kesilmemesine yardımcı olabilmek amacıyla bazı istihbaratçılarını Londra’ya gönderdi. Bu yöntem telsiz operatörlerine sızmakta güçlük çeken İngiltere için hayati bir iletişimdi.
Virginia’ nın Alman kıta birliklerinin hareketleri, endüstriyel üretimleri ve askerî güçleri üzerindeki çalışmaları öncü, aynı zamanda da oldukça tehlikeliydi. ( Daha sonra sabotaj ve tuzak kurma görevlerinin önderliğini yaptı.) Müttefik kadınların savaşta yer almalarının yasaklandığı bir dönemde engeli ve cinsiyeti kendini gizleyebilmesini, en azından ilk aylarda şüphe çekmemesini sağladı. Her ne kadar yıkıcı bir durum olsa da bacağının eksikliği Virginia’nın kendine olan güvenini zedeleyememişti.

Virginia, Fransız direnişinin merkezi konumundaki Lyon’a yoğunlaştı. İrtibat memuru olarak görevi, yönetmekten daha çok ajanların devrileriyelerini organize etmekti. SOE’nin süreç konusundaki umutsuzluğu Virginia’nın yeteneği ile birleşince pek çok Fransız ondan ilham alarak bir araya gelme cesareti gösterebildi. Olağanüstü altıncı hissi ve keskin zekâsı yla Virginia, olası bir müttefiki anlayabilmeyi ve kendilerine katabilmeyi öğrendi. Savaş hakkındaki düşünceleri ve özgür bir Fransa yaratma arzusunu birazcık çıtlatarak insanların ona açılmasını sağladı. Radarları onu yalnızca bir kez yanılttı ve bu da bir felakete yol açtı.
Fransız makamları için her gün, Almanlara ve kuklalarına karşı kıvrak zekayla yapılmış bir düelloydu. Lyon, Gestapo ve Abwehr’in (Alman Askeri İstihbarat Servisi) göz hapsi altındaydı ve Vichy işbirlikçileri belediye yönetimini Paris’teki Nazi Birliklerinden devraldı. Herkes komşusundan korkar hâle gelmişti – Gün de 1500’den fazla ihbar alınıyordu.- İnsanlar yasaları çiğnemek ve tutuklanmak korkusuyla ağızlarını açamaz hâle gelmişti. Baş kaldırmaya cesaret edebilenler genellikle dikkatsizdi. Diğerleriyle tanıştılar, yüksek sesle ve gururla kendi isimlerini kullanarak düşüncelerini açığa vurdular. En önemlisiyse düşman güçleriyle mücadele ettiler.
Yalnız bir istihbarat subayı olarak Virginia, diğer grupların eylemlerini kontrol edemiyordu. Ancak iş kendi adamlarını devreye sokmaya geldiğinde daha kalifiye ve daha disiplinli insanlardan oluşan küçük bir ekip kurmaya çalıştı.

Virginia’nın Fransa’ya gelişinden haftalar sonra İngiliz havacılarına, vuruldukları takdirde Lyon’daki Amerikan konsolosluğuna gitmeleri ve yardım istemeleri söylendi.
Virginia, Lyon’nun en güvenilir ve en seçkin sakinlerinden Germaine Guérine ile tanıştığında oldukça şanslıydı. 37 yaşındaki genç kadın Lyon’ un en gözdelerinden olan ve aynı zamanda hissedarı olduğu genelevde Alman subaylarından Fransız polisine, Vichy görevlilerinden sanayicilere kadar pek çok ismi ağırlardı. Müşterilerinin şüphesini hiç çekmedi. Aldıkları hizmet karşılığında ona , araç nakliyesinde kullanmayacağından emin oldukları benzin ve 1941 yılında neredeyse bir lüks hâline gelen kömür sağladılar.
İmzalanan bir anlaşmayla Germaine, Virginia’yı genelevin ortağı yaparak önemli bir teğmen konumuna geldi. Ayrıca Lyon’daki SOE ajanlarına, işgal bölgelerinden kaçan Yahudilere, savaş hâli ndeki Polonyalılara ve güneye, İspanya’ ya kaçanlara tahsis edilmek üzere güvenli üç daire verdi. Onlara yiyecek ve kıyafet sağlayıp ellerine sahte kimlikler vererek özgürlüklerine gönderdi.
Hanımefendilerinin teşvikiyle Germaine’nin kızları, müşterileri sarhoş olup sızdıktan sonra işe yarayacak bir belge bulabilmek amacıyla ceplerini karıştırırdı. Dişe dokunur bir şeyler bulunca da bunları fotoğraflardı. Bazıları daha da ileri giderek Amerikan diplomatların çantalarında Londra’dan eroin getirtirdi. Sarhoş Almanların aklını, burundan alınacak ufak bir dozla ya da hayaller âlemine sokacak haplarla çelmek mümkündü. Her şey planlandığı gibi giderse askerler bağlanır, iş göremez hale getirilirdi; bazı pilotlar daha sonları görüşlerinin etkilendiğini ve uçakları çalıştıramaz duruma geldiklerini fark ettiler.
Germaine, Virginia’yı önemli bir kimse olan aynı zamanda onun kızlarını da tedavi eden Jinekolog Dr. Jean Rousset ile tanıştırdı. Onun Alman müşteriler arasında frengi ve bel soğukluğunu mümkün olduğunca yaymak gibi şeytanî planları vardı. Hazırladığı özel beyaz kartları enfeksiyonu kapmış ve hiçbir çaresi olmayan kızlara azar azar dağıtırdı. Birkaç tanesi tedavi olmadan önce durumlarını düşman askerlerine de bulaştırmış gibi görünüyordu- Almanların genelev ziyaretlerinin savaş motivasyonlarını artırdığına dair tuhaf bir inancı vardı.-Diğerleriyse müşterilerinin rahatsızlığını bir derece daha artırmak için kıyafetlerine kaşıntı tozu döküyorlardı.
Virginia’dan etkilenen Rousset aynı zamanda dermatoloji kliniği de olan muayenehanesinin komuta merkezi yapılmasını teklif etti. Bu oldukça makul bir teklifti. Kurdeşen tedavisi gördüğü bahanesiyle ziyaretlerini meşrulaştırabilirdi. Rousset burada birçok yaralı ajanla ilgilendi, mesajlar aldı, iletti. Virginia’nın pek çok önemli bağlantı kurmasını sağladı. Dahası muayenehanesinin üst katını sahte bir akıl hastanesi adı altında güvenli ev konumuna getirdi. Almanlara akıl hastalarından, deli gömleği giyenlerden ve ulur gibi çığlık atanlardan korkmaları öğretildiği için burayı teftiş etmeyi akıllarından bile geçirmediler.
Germaine, Virginia’yı bir diğer önemli müşterisi olan bir mühendisle tanıştırdı. Bu bağlantı militerize edilmiş sınır çizgisini geçebilmek için oldukça önemliydi. Bu mühendis Paris’teki yeraltı gruplarına ve onlardan gelen mesajların iletilmesine aracı oldu. En önemlisi de yerel polis olan kayınbiraderinin de ikna edilmesiyle Virginia’nın işlerinin yakından incelenmesinin ve olası bir tutuklama durumunun önüne geçilmiş oldu.
Virginia bir iç çamaşır mağazası sahibini kendilerine kazandırıp dantelli sütyen yığınlarının altında silah depoladı. Direnişçilerin görünümlerini gizleyebilmeleri için birçok kuaförle anlaştı. Bir çamaşırcı kadın direniş liderlerinden mesajlar alıyordu. Eğer bina penceresine iki adet çorap asarsa bu önemli bir bilginin sinyalini veriyordu. Boston günlerinden, şimdilerde Le Puy’da fabrika sahibi olan arkadaşları, kaçakları Haute-Loire dağlarında saklamakla kalmayıp Londra’dan hiçbir yardım alamadığında Virginia’ya borç para verdiler. En keskin gözlü müffettişleri bile kandırıp resmi evraklara mesajlar gizleyebilen yetenekli bir gravürcüyü aralarına kattı. Virginia’nın tüm bu destekçileri olası bir yakalanma riskinin bedelinin ölüm olduğunun farkındaydı.
Virginia’nın Fransa’ya gelişinden haftalar sonra İngiliz havacılarına vurulmaları hâli nde Lyon’daki Amerikan Konsolosluğu’na sığınmaları ve Marie Monin takma ismini kullanan Virginia’dan yardım istemeleri söylendi. Kurduğu oluşum sayesinde bu havacıları besleyip Fransa’dan kaçışlarını organize edebildi. Lyon’nun Marie’si olarak namı, gerçekleştirdiği mucizeler herkesin dilindeydi.
Böyle bir şöhret beraberinde tehlikeleri de getirdi elbette. Virginia en ufak bir hatanın onun ve diğer ajanların hayatlarına mal olacağının farkındaydı. Misal, bir ajan Fransa’da araçların İngiltere’deki gibi soldan gitmediğini bir anlığına unutup Gestapo’nun aracının önüne çıkınca tutuklandı. Böylelikle Virginia meslektaşlarını, gelir gelmez Fransa’ya uyum sağlamaları ve göze çarpmamaları için eğitti. Onlara tıpkı Fransızlar gibi ekmeği sos silmek maksadıyla kullanmayı, tabakta leke bırakmamayı ve bir İngiliz’in yaptığı gibi leziz bir yemeğin ardından çatal-bıçağı saat altı buçuk yönünde nizami bir şekilde bırakmamaları gerektiğini öğretti. Artık İngiltere’de bulunmadıkları için de yanlarında devamlı bir yağmurluk taşımamalarını tembihledi. Kısacası Virginia her problemi ortaya çıkar çıkmaz çözmek için elinden geleni yaptı. Sahte evrak düzenledi, güvenli evler oluşturdu ve yakalanan firarilerin hapishaneden kaçışlarını organize etti.
Onun için her yolculuk hayatî tehlike arz ediyordu ve tahta bacağı sebebiyle de son çare olarak trenden atlayıp saklanmak gibi seçenekleri de bulunmuyordu.
Sürekli büyüyen ve gelişen iletişim ağı ve yardımcıları sayesinde Virginia, Vichy Hükümeti’nin temeline dinamitleri döşemişti. Fransa’nın Nazi Hükümeti’ne kabul edilmesine dair planları da ortadan kaldırmış oldu. Hiç kimsenin yapamadığı kadar çok insanı başka yerlere taşıyıp daha iyi yaşam koşulları sağladı. Tabiri caiz ise ülkede gelişen her önemli olayda onun parmağı vardı. İngilizlerin davasına elçilik edebilecek ve direnişin önderi olabilecek ondan daha yetkin ve kararlı aynı zamanda da göz alıcı bir başka kimse daha olamazdı. Dunkirk’ün tahliyesini takiben İngilizler Fransa’daki neredeyse tüm ajanlarını kaybettiler ve geriye kalanlarla da iletişim kurma imkanı olmadı. Baltimorelu casus sayesinde ülkedeki müttefik varlığı korunmuş oldu.
Londra’daki üstlerinin deyimiyle Virginia artık bir efsane idi. Kurduğu ağ o kadar büyümüş ve başarı elde etmişti ki örgütlerine katılacak yeni kimseleri başlarda yaptığı gibi kendi seçemiyordu. İşinde elde ettiği başarılar onu SOE’nin gözünde “darda olan, başı sıkışan her insanın yardımına koşan evrensel teyzesi” yaptı. Ne var ki karşılaşılan her sorunun çözüm odağı olmak, ister istemez dikkatleri üzerine çekiyordu. Namı yayıldıkça Almanların onu tutuklama ihtimali de gittikçe artıyordu. Gizli ajan olarak görev alması dolayısıyla da olası bir yakalanma durumunda cezası diğer SOE ajanlarının karşılaştığı gibi işkence, tecavüz ve idamdan çok daha kötü olabilirdi. Almanların kadın ajanların direnişe olan büyük katkılarını fark etmesiyle de ( özellikle Virginia’nın) kadınlara karşı çok daha katı davranışlar sergilemeleri bir oldu.
Direniş Ordusunun temellerini oluşturabilmek için çıktığı tüm geziler oldukça büyük riskleri de beraberinde getiriyordu. Trenler polis ve Gestapo’nun ani baskınlarına sık sık maruz kalıyordu. Polislerin arama sırasında ucuz biletli yolcular üzerinde daha fazla yoğunlaştığını fark etmesiyle birlikte Virginia birinci mevkide seyahat etmeye başladı. Gideceği adresi kâğıd a not almak yerine ezberlerdi ve daima arkasına saklanabileceği makul, önceden üzerinde çalışılmış bir seyahat sebebi vardı.
Yerel polisle olan dostane ilişkisine rağmen ilkel tahta bir bacakla dikkat çeken bir figür olması dolayısıyla kendisine “Aksak Hanımefendi”, bir diğer deyişle “ la dame qui boite” ismi takıldı. Virginia, diğer ajanlarla yenilecek bir yemeğin ya da içilecek bir kadeh içkinin birbirlerine moral olacağını bilse de hayati bir hata olacağının da farkındaydı. Herkes yalnızlığı ve korkuyu tek başına göğüsledi ama hepsi de biliyordu ki hayatta kalmak tüm bu bedellere bağlıydı. Tek bacağını kaybettiğinden beri duygularını ve sarsılmaz özgüvenini saklayabilmek Virginia’nın bir özelliği oluvermişti. Yine de yaşanan tüm terör ve kargaşa kendini işe yaramaz hissetmekten daha iyiydi. Onun hayati bir görevi vardı ve bu görevi layıkıyla yerine getiriyordu.
Aralık 1941’de Japonya’nın Pearl Harbor’a saldırmasıyla Amerika da savaşa girdi ve gazeteci kimliği Virginia’yı korumaya yetmez oldu. Kısa bir süre sonra Marsilya’daki bir görevde “Olive” takma isimli bir ajanla buluştuğunda silahlı bir grup polis bulundukları kafeye daldı. Kapana kısılmışlardı. Polis onlarca masum insanı açgözlü Nazilerin fabrikalarında bir köle misali çalıştırılmak üzere Almanya’ya sürgüne gönderiyordu.

Virginia 1945’te Savaş Temayüz Madalyası alırken.
Vichy Hükümeti, başlarda iyi maaş ve yaşam koşulları vadeden Anavatan’a binlerce gönüllü göndermeyi kabul etmişti. Ancak pek az kişi bu işe gönüllü oldu ve eldeki sayılar da Nazileri tatmin etmekten uzaktı. Vichy ise çözümü hangi milletten olduğu fark etmeksizin rastgele insanlar toplayıp onları göçe zorlamakta buldu.
Olive koluna girdiğinde Virginia hoş bir güven duygusu hissetti. Ancak bu birlikte olduklarını diğerlerine açık etmişti. Grubu araştıran müfettiş Olive ve Virginia’yı arka odaya almalarını emretti. Onlarla “özel olarak” ilgilenecekti.
Olive ve Virginia kapının arkalarından kilitlenmesiyle yolun sonuna geldiklerini düşündüler. Odada arka sokağa açılan ufak bir pencerenin varlığını keşfetmeleriyle umutsuzluk yerini sevince bırakmıştı. Kafedeki diğer müşterilerin kamyona yüklenirken attıkları çığlıklar havaya karışırken onlar peşi sıra küçük pencereye tırmandılar. Virginia ilkin sağlam bacağını pencerenin dışına çıkarttı ve protez bacağını da çekerek aşağı inmeyi başardı. Kıl payı kurtulmuşlardı. Hemen geceyi geçirecek güvenli bir ev bulup bir daha yüz yüze görüşme yapmama kararı aldılar.
Olive’in daha sonradan açıkladığına göre onları arka odaya kasten gönderen müfettiş ile önceden bir tanışıklıkları vardı.
Müttefiklerin Normandiya Çıkartması’nı yapmasına ve Almanya’nın Mayıs 1945’teki mağlubiyetine henüz 2 yıldan daha fazla zaman vardı. Tüm bu süreç boyunca Virginia ölümle pek çok kez daha burun buruna geldi ve onun savaşı daha yeni başlıyordu.
Çeviren: Sena Nur Geren
Kaynakça: Purnell Sonia, Mar 28, The Female Spy Who Help Win World WarII https://medium.com/s/story/the-female-spy-who-helped-win-wwii-7500a9eb64b4

ETİKETLER: , , ,
YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.