Picasso turu -1

18.12.2018
Picasso turu -1

1950’lerin önemli tablolarından biri olan Studio, 1955 yazında Picasso’nun partneri Jacqueline Roque ile taşındığı Cannes yakınlarındaki villanın, La Californie’nin stüdyosunu betimlemektedir. Sainte Victoria Dağı’nın eteklerinde bulunan büyük bir 19. yüzyıl villası olan La Californie yeni sanat akımı (Art Nouveau) tarzında inşa edilmiş ve sahile bakan geniş manzaralara sahiptir. Picasso en alt kattaki geniş ana salonu stüdyonun yanı sıra arkadaşlarını ve satıcılarını kabul edip ağırladığı yer olarak da kullanmıştır.

Picasso, 23-31 Ekim 1955 tarihleri arasında stüdyosunun resmini on bir kez çizmiş ve 12 Kasım’da on ikinci tuval için aynı konuya geri dönmüştür. On ikinci eser hariç bütün studio tabloları portre biçimindedir ancak boyut olarak 740 x 540 mm’den 1950 x 1300 mm’ye kadar çeşitlilik gösterir. Bu eser 30-31 Ekim’de iki günde yapılmıştır (30 Ekim’de Picasso iki diğer studio tablosunu daha tamamlamıştır). Picasso boyayı tuvale fırça ve palet bıçağıyla direk olarak uygulamış fırçanın arkasını boyayı kazıyıp zemini yer yer açığa çıkarmak için kullanmıştır. Bazı arka zemin bölümlerinde, özellikle de pencerede, boya ince uygulanmış ve zemin zaman zaman görünür bırakılmışken yontulmuş baş gibi bazı bölümlerde ise Picasso kalın koyu renk boya kullanmıştır. Bu resim Picasso’nun stüdyosunu farklı açılardan tasvir eder –süslü Art Nouveau ( Yeni Sanat) pencere, belli aletler ve hatta duvarda asılı bir gitar –on iki stüdyo tuvalinde de tekrar edilen unsurlardır.

Picasso stüdyodaki sanatçı temasına sayısız kez dönse de bu serisi sıra dışıdır çünkü burada stüdyonun bizzat kendisi tablonun ana kahramanı haline gelir. Stüdyo boştur ama Picasso’nun varlığı aletlerde ve modelleme standındaki yontulmuş başta güçlü bir şekilde hissedilir. Stüdyo, Picasso’nun arkadaşı ve rakibi Henri Matisse için gözde bir konuydu ve Picasso’nun bunu sanatçının bir önceki yıl ölümüne doğrudan bir karşılık olarak o zamanda hayata geçirdiği ileri sürülmektedir. Sanat tarihçisi Michael FitzGerald, bu serinin Matisse’nin yaklaşımında demlendiğini yazmıştır. Doğal parlak bir dışarıyla loş içeri arasındaki tezatlığı oluşturan merkezi pencere ve hatta duvarlara ve yerlere bir fırçanın arkasıyla kazınan doğrusal desenlerin çokluğu odayı görsel olarak dışarıdaki sıcak sarılar ve yeşiller kadar dinamik yapmaktadır (FitzGerald, Hartford 2001, p.148). Pencerenin şeffaf süslülüğü ve çerçevelediği egzotik palmiyeler de Matisse’nin Odalisque tablolarının gösterişli süslemesini hatırlatır.

On iki studio tuvali ilk defa 1957 baharında Paris’te Galerie Louise Leiris’te gösterildi. Kataloğun giriş kısmında sanat galericisi Daniel-Henry Kahnweiler eski dostuna bağlılığını sunarken şöyle diyordu: Picasso için yalnızca şu an vardır, bu da onun devamlı “mevcudiyetinin” sırrıdır. Ben elli yıl boyunca onunla karışma, onun dostu olma ayrıcalığını yaşadım. Bu dostluk benim hayatımı zenginleştirdi. Bunun için ona teşekkür ediyorum. (Daniel-Henry Kahnweiler, ‘Pour saluer Pablo Picasso’, Picasso: Peintures 1955-1956, exhibition catalogue, Galerie Louise Leiris, Paris 1957, [p.6].)

Kaynak: https://www.tate.org.uk/art/artworks/picasso-the-studio-t06802

Çeviren: Begüm Duman

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.