KANUN KAÇAĞI 7 SANATÇI

19.07.2018
KANUN KAÇAĞI 7 SANATÇI

Sanatçılar, saati saatine uymamak ya da bazen tutkuları için her şeylerini feda etmekle bilinirler. Yani geçmişte bazı ünlü sanatçıların düşüncesizlikleri yüzünden kendilerini demir parmaklıklar ardında bulmaları şaşırtıcı gelmeyebilir. İşte, sanatla bağlantılı olan ve olmayan suçlamalarla tutuklanan yedi sanatçı:

7) Benvenuto Cellini

Benvenuto Cellini bir 16. yüzyıl heykeltıraşı ve kuyumcuydu. Sanat kariyeri tutuklanmalar, bir cinayet, yasadışı davranışlarıyla ilgili yanlış (?) ithamlar gibi talihsiz olaylarla baltalandı. 1529’da intikam için bir adam öldürmesine rağmen; 1537’de papanın tacından değerli mücevherlerini çaldığı için tutuklandı. Belli ki suçlamalar asılsızdı ama Cellini bir süre hapiste kaldı, firar etti ve tekrar yakalandı. Sonunda yüksek yerlerdeki ortak tanıdıklarının sayesinde affedildi. 1558’de yayımladığı otobiyografisinde, macerasını ayrıntılarla anlatıyor.

6)Caravaggio

Caravaggio’nun burada tamamen bahsedilemeyecek kadar kabarık bir sicili var. Sıklıkla ruhsatsız silah kullanırdı ve üstünde taşıdığı gerekçesiyle Roma’da birkaç kez tutuklandı. Gian Baglione, bir sanatçı arkadaşına karşı bastığı ve dağıttığı küçük düşürücü bir broşür yüzünden 1603, Roma’da yargılandı ve tutuklandı. Daha sonra 1607’de öfkesi onu yine hapse düşürdü. Bu sefer Malta’da onu şövalyelikle onurlandıran (sonrasında hemen geri alındı) topluluk, Kudüs’ün Aziz John Şövalyelerinin bir üyesini aşağılamıştı. Bu sefer hapisten firar etti ancak ölene kadar kanundan kaçmaya devam etti.

5) Egon Schiele

Egon Schiele, Avusturyalı ekspresyonist sanatçının başını yasalarla belaya sokan erotik çizimleriyle tanınıyor. Sanatının grafik içeriğinin çoktan tartışma başlatmış olduğu 1912 yılında Schiele, ona modellik yapan reşit olmayan bir kızı alıkoyma ve tecavüz suçlamalarıyla tutuklandı. Hapishanede yirmi dört korkunç gün geçirdikten sonra serbest bırakıldı ve sadece genel ahlaka aykırılıkla itham edildi. Daha sonra çocukları model olarak kullanması yasaklandı.

4) Otto Dix

Sanatı Naziler tarafından “dejenere” olarak yaftalansa da Otto Dix, II. Dünya Savaşı boyunca Almanya’da kalmayı seçti. Yeni Nesnellik sanat topluluğunun bir üyesi olarak ifadelerini realizmle resmetti. 1923’te bir nü tablosu yüzünden müstehcenlik suçuyla mahkemeye çıktı ve alenen tartışmalı olmayan çalışmalarla göze batmamaya çalışmasına rağmen; 1939’da Adolf Hitler’e karşı düzenlenen bir suikaste dahil olduğuna inanmak için sebepleri olan Naziler tarafından yakalandı. Aleyhinde delil bulunamayınca serbest bırakıldı.

3) Pablo Picasso

1911’de Mona Lisa, Louvre’dan çalındı ve her nasıl olduysa Pablo Picasso soygunun baş şüphelisi oldu. İspanyol sanatçı yüzyılın başlarında Paris’e gelmişti ve aralarında Louvre’den sanat eserlerini çalma ve -Picasso dahil- arkadaşlarına satmaya meyilli olan Honoré Joseph Géry Pieret adında bir dolandırıcı olan bohem şairler ve sanatçılarla bağlantı kurmuştu. Mona Lisa çalındığında, o ve Pieret ile ortak arkadaşları yazar Guillaume Apollinaire polisi Picasso’ya yönlendirdi. Gerçekten de Picasso’nun elinde Louvre’dan çalınmış İber heykelleri bulunuyordu. Yine de polis kayıp tabloya giden izlere ulaşamadı ve serbest kaldı. Gerçek Mona Lisa hırsızı, Picasso ile hiç ilgisi olmayan, İtalyan bir boyacı/marangoz çıktı.

2)Chris Burden

Performans sanatçısı Chris Burden, sanatı için tekrar tekrar kendisine zarar verebilecek yollara başvuruyordu. Çalışmalarının aşırı doğası göz önünde bulundurulduğunda sadece bir kez tutuklanması bir şekilde şaşırtıcı. Burden, “Ölü Adam” isimli eseri için Los Angeles, La Cienega Bulvarı’nda ölümcül bir kazanın kurbanı pozu vermek için park etmiş bir arabanın yanında bir muşambanın altına yattı. Sahnenin etrafında düzenlediği işaret fişekleri sadece on beş dakika sürecek ve sonuçta onu şehrin en yoğun caddelerinden birinde çok riskli bir konuma sokacaktı. İşaret fişekleri tükenmeden hemen önce polis geldi ve yanlış bir acil duruma sebep verdiği için Burden’ı tutukladı. Jüri karar veremeyince davası düştü.

1) M.F. Husain

Ünlü Hint sanatçı M.F. Husain’in geleneksel olmayan Hindu tasvirleriyle ana vatanındaki dindar muhafazakarları rahatsız etme huyu vardı. Hindu tanrılarını müstehcen, cinsel içerikli tasvir ettiği gerekçesiyle Hindu toplumunun sağ kesimi tarafından ölüm tehditleri, sert saldırılar ve tehditleriyle onlarca yıl baş etmesinden sonra, 2006’da (Kendisi doksan yaşındayken) Hindistan şekli alan çıplak bir figür olan Hindistan Ana tablosu yüzünden hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Husain gönüllü sürgüne giderek Hindistan’dan ayrıldı ve mahkeme için dönmedi. 2011’de bir kaçak -ama oldukça ünlü- bir sanatçı olarak sürgünde öldü.

Kaynakça: Britannica

Çeviren: Şüheda Kula

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.