Geçmişten Günümüze Gazete

07.06.2018
Geçmişten Günümüze Gazete

” – Bir sinekle bir devlet başkanı arasında ne benzerlik vardır?
– Her ikisi de gazete ile öldürebilir.”

Yaşadığımız zamanda çok rahat erişebildiğimiz hatta her yerde olması dolayısıyla eski değerini kaybeden gazete, günümüzden çok farklı bir çizgiye sahipti.
Gazete, İtalyanca gazzetta kelimesinden gelir ve İtalya’da eskiden kullanılan bir para birimini ifade eder. Haber içerikli yazılar çok az parayla (kuruşla) satıldığı için bu anlama gelen kelimeyle anılmıştır. Dünyada 1600/1700 yıllarından itibaren İngilizce, Fransızca yayınlanan türün gelişimi doğrudan doğruya matbaa ile alakalı. Halkı aktüel olaylardan haberdar etmek için gazetenin seri basılabilmesi gerekir. Yani teknolojiye ihtiyaç duyan bir aygıt ve yeterli teknolojiye sahip olunmadığında bu aygıtın gücünden yararlanmak mümkün değil.

Gazete

Türün edebiyatımıza girmesi ise 19.yy’da olmuştur. Bu zaman dilimi edebiyat tarihi için önemli bir yere sahip çünkü Osmanlı Devleti artık eski gücüne sahip olmadığının farkında ve gelişen medeniyete ayak uydurabilmek için adımlar atmaya başlayacaktır. Yurt dışına öğrencilerin gönderilmesi, elçiliklerin açılması, tercüme odalarının kurulması vs. aşina olunan adımlardan bazıları fakat özellikle 19.yüzyılın ilk yarılarında Osmanlı Devleti’nin maddi durumu matbaanın imkanlarından yararlanabilecek bir konumda değildi. Tek bir kağıdı basmak bile (yani bir matbaa kurmak) 19. yüzyıl için pahalı bir şey. Kağıdı, mürekkebi bulmaktan öte bir alt yapıya, editöre, redaktörlere ihtiyaç duyan komplike bir işten bahsediyoruz. Ülkedeki ilk matbaalar yabancılarda ve konsolosluklarda (özellikle Fransız konsolosluklarında) bulunurdu. Çünkü yabancılar bir matbaa kurabilmek için yeterli paraya sahipler, ihtiyaç duydukları her şeyi yurtdışından getirebiliyor ve kapitülasyonlar dolayısıyla da Osmanlı bunlardan vergi alamıyordu. Bu dönemde İzmir’de Fransızca yayın yapan Le Spectateur Oriental isimli gazete edebiyat tarihimizde önemli bir yere sahip. Gazete, Mora İhtilalini destekler nitelikte haberler yaptığı ve Fransa’nın Osmanlı Devleti’ne karşı tutum ve politikalarını eleştiren haberler yaptığından bu durum iki ülke arasında gerilime sebep olmuş. Bu kriz belki de Türk Edebiyatı tarihindeki dönüm noktalarından biridir çünkü yaşanan olay sonrası gazete kapatılır, kapatılması ise II. Mahmut ve yöneticilerin zihinlerinin dirilmesine sebep olur. Bir gazetenin yaptığı haber ülkeler arası sarsıntılara sebep olabiliyorsa gazete aktüel haber vermenin ötesinde bir aygıttır…
1 Kasım 1831 yılında yayınlanan fermanla Osmanlı Devleti’nin ilk resmi gazetesi olan Takvim-i Vekâyi yayın hayatına başlar… Gazetenin çıkarılması devrim niteliğinde olup ilerde yaşanacak bir çok fikrî harekete de kapı aralayacaktır. II. Mahmut bu yayın aygıtıyla halkı hızlı ve düzenli bir şekilde bilgilendirmeyi amaçlamış, böylece gazete devletin bir propaganda aracı haline gelmiştir… Gazete Türkçe olarak neşredilip daha sonra Arapça, Farsça, Fransızca, Ermenice ve Rumca baskılar da yaptı. 91 yıl yayın hayatı olan bu gazetede devlet görüşlerini yansıtan makalelere, resmî ve gayri resmi duyurulara, gelişen düzene ilişkin haberlere yer veriliyordu. Takip eden birkaç yılda yarı resmi ve özel gazetelerin yayın hayatlarına başlamasıyla kavga alevlenmeye başladı. İngiliz William Churchill tarafından çıkarılan ilk yarı resmî gazete Ceride-i Havadis; onun peşi sıra Şinasi’nin başında bulunduğu ilk özel gazete Tercüman-ı Ahval halkla buluştu. Takvim-i Vekâyi devlet eliyle çıkarılan bir gazete olduğu için devlet aleyhinde bir yazının yayınlanması mümkün değildi fakat özel gazetelerin yayınlanması ile artık sahneye “okur” çıktı ve devlet karşısında oldukça tehditkar bir güç olarak yerini aldı. Zamanla dönemin aydınları çeviri eserleri, makalelerini, düz yazılarını hatta halkın yabancı olduğu modern tiyatroya dair piyesleri yayınlamaya başladı. Bu aşamadan sonra ise gazete durdurulamaz bir güç haline geldi çünkü arkasına “halk”ı aldı. Aktüel olayları aktarmaktan çok fikirlerini yayıp benimsettirebilecekleri bir silah oluverdi.

Takvim-i Vekayi ( Gazete)

Takvim-i Vekayi

Yurt dışında yetişmiş “Batı”yı görmüş aydınlar izlenimlerini, fikirlerini gazetede yayınlamaya başladılar. Bu aygıt aydınlar için de eşsiz bir fırsat olmuştu. Önceden yazılarını, şiirlerini yayınlamak için uzun müddet beklemek zorunda olan bu fikir adamları, şimdi yazdıkları her ne ise haftasında okurla buluşturabiliyordu. Yazılan yazılar Batı’dan haber veren nitelikte yazılardı Batı ise Aydınlanma, Reform, Rönesans gibi büyük değişimlerin seyircisiydi. Aydınlar çeviriler yaparak yalnızca metni değil; Batı’yı da tercüme ettiler. Halkı da kendi cephelerine çekip zihinlerinde medeniyet, özgürlük, hümanizm, hak, adalet gibi portreler oluşturdular. Bu portreleri oluşturmak için bir dile ihtiyaç vardı. Halka hitap ettiği için dil sade, açık ve anlaşılır olmak zorundaydı – zaten dikkat edilirse görülecektir ki bu dil özellikleri Tanzimat I. neslin ana unsurudur- Osmanlı’nın parlak devirlerinde pek âlâ süslü sanatlı şiirler yazılabilirdi ve yazılmıştı da fakat şair Ziya Gökalp’in de dediği gibi “Şuur devrinde şiir susar, şiir devrinde şuur seyirci kalır” ve devir şuur devriydi sanat susmalıydı…
Tanzimat aydınları aslında gazetecilerdi. Gayeleri, anlaşılır bir dille dertlerini halka aktarıp kamoyu oluşturarak kendilerini -dolayısıyla da yenileşmeyi- destekleyen bir nesil yetiştirmekti ve bu davalarında gazete onların en büyük silahları olmuş, senelerdir uyuyan/uyutulan zihinleri kamçılamıştı.

Zeynep Temel Kaynakça
1- Ahmet Hamdi TANPINAR, “On Dokuzuncu Asır Türk Edebiyatı Tarihi”, Dergâh Yayınları, İstanbul 2016, s. 153-154.
2- Ali BUDAK, “Batılılaşma ve Türk Edebiyatı”, Bilge Kültür Sanat Yayınları, İstanbul 2013, s. 89-106; 356-409.
3- Nesimi YAZICI, “Takvim-i Vekâyi” TDV İslam Ansiklopedisi 39, İstanbul TDV, s. 490-491-492.
4- http://www.atamgov.
tr/dergi/sayi-17/kemalist-donemde-turkiyede-fransizca-yayin-yapan-basina-toplu-bir-baki s-1919-1938
5-İnci ENGÜNÜN, “Yeni Türk Edebiyatı Tanzimat’tan Cumhuriyet’e”, Dergâh Yayınları, İstanbul 2015, s. 32-37; 44-52.

YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.