Althusser ve Devletin İdeolojik Aygıtları

Althusser ve Devletin İdeolojik Aygıtları

Louis Althusser Hakkında

Fransız Komünist Partisi’nin önemli bir üyesi olan Louis Althusser, Ortodoks Marksizm savunucuları tarafından inkılapçı olarak tanımlanmaktadır. Marksizm düşüncesinden etkilenmiş olmasına rağmen kendisini Marksistlerden ayırmaktadır. Althusser, yapısalcı bir Marksist düşünür olarak kabul edilmiştir. Bilginin insan zihninde dolaşmadığını, bilginin duyum ve tecrübeler ile kazanıldığını savunmaktadır. Bilgi felsefesi, ideoloji, ekonomi, üretim politikaları, politika psikolojisi gibi birçok alanda çalışmalar gerçekleştirmiştir. Louis Althusser’in ideoloji kavramını ve devletin ideoloji ile ilişkisini açıklayan eserlerden biri “Devletin İdeolojik Aygıtları’’ adlı kitabıdır. Althusser, yirminci yüzyılda Marksizm bağlamında devlet, otorite, iktidar ve ideoloji konularında öncü nitelikli önemli çalışmalar yapmıştır (Wikipedia, t.y.).

Althusser ve Devlet

Althusser, devleti bir “baskı aracı” olarak görmektedir. Baskıcı devlet aygıtının yanında, ondan farklı olarak, devletin ideolojik aygıtlarının da varlığını öne sürmüştür. Bunların birbirleriyle karıştırılmamasının gerekliliğine vurgu yapan Althusser, devlet aygıtının tek olmasına karşın devletin ideolojik aygıtlarının birden fazla olduğunu iddia etmektedir. Baskıcı devlet aygıtının tümüyle kamu alanında yer aldığını, devletin ideolojik aygıtlarınınsa neredeyse çoğunluğunun, dağınık bir şekilde özel alanın kapsamında olduğuna değinmektedir (Althusser, 2016: 57).

Althusser’e göre, bir devletin baskıcı ve ideolojik olmak üzere iki tür aygıtı vardır. Bunlardan biri, baskıcı devlet aygıtıdır ve şiddet yoluyla hâkim olsa da çok sayıda ideolojik aygıt vardır ve ideoloji ile işlev görmektedirler. İdeolojik baskıya göre devlet, benimsediği ideolojiyi hükmettiği topluma yaymak ve kabul ettirmek gayretindeyken, öte yandan devlet yönetimini ele geçirme amacını taşıyan her çaba, aslında devlet içinde her kademede kendi ideolojisini hâkim kılma çabasıdır (Althusser, 2016: 16). Althusser, baskı cihazlarına kıyasla, bu cihazların monolitik olmayıp çoğulcu ve çelişkili olduğunu, burjuva gücünü pekiştirmek ve sömürücü üretimin sürekliliğini garanti eden bireyler üretmek için birlikte çalıştığını belirtmiştir.

Ekonomik sistemi üstyapı ile ayakta tutan devlet aygıtı, Althusser’e göre, hem ideolojik aygıtları hem de baskı aygıtları ile durmaktadır. İdeolojik aygıtların çalışmadığı kriz durumlarında devletin baskıcı aygıtları, agresif kitleleri ortaya çıkarıp yönlendirmektedir. Söz konusu bu üstyapı, her türlü şiddete dayalı eylemlerden uzlaşmaya kadar değişebilmektedir. Hükûmet, yönetim, ordu, polis, mahkemeler, hapishaneler baskıcı devlet aygıtlarına birer örnektir. Kiliseler, partiler, sendikalar, dernekler, basın organları ve okullar devletin ideolojilerini iletme görevi olan devletin ideolojik aygıtlarının örnekleridir. Ayrıca Althusser, altyapı-üstyapı ve devlet gibi kavramlara bakış açısından açıklık getirmiştir. Devleti, burjuvazi ve müttefiklerinin proletaryaya karşı sınıf mücadelesinde egemen sınıfların hizmetinde “baskıcı müdahale ve yürütme gücü” olarak tanımlamıştır. Devletin ideolojik aygıtlarından baskı aygıtları şiddet yoluyla ilerlerken ve güçlenirken, devletin ideolojik aygıtları ideoloji yolunu kullanarak amacına ulaşmayı hedeflemektedir. Devletin baskı aygıtlarında ise ideoloji arka planda kalırken, güç ve baskı ön planda tutulmaktadır.

İdeolojik Aygıtların Basın ve Medyada Yeri

Basın ve medya, devletin ideolojik aygıtlarının en fazla kullandığı alanlardan biridir. Günümüz toplumlarında medya, ideolojik aygıtların kullanımında büyük bir öneme sahiptir. Özellikle son yıllarda, teknolojinin gelişmesiyle beraber iletişim araçları da gelişme göstermiştir. İnternet ortamında yer alan çeşitli sosyal ağlarda haberler anında yayılmakta olup artık bireyler iletişimlerini sosyal ağlar aracılığıyla gerçekleştirmektedir. Gruplar örgütleneceği zaman sosyal medya aracılığıyla iletişim kurmaktadır. Güç, herhangi bir devrimci güç tarafından elde edilmesine rağmen iktidarın sürekliliği, yeni rejimi destekleyen ideolojik cihazların varlığı olmadan elde edilemez. Gördüğümüz şeyin sadece bir film olduğunu, gördüğümüz reklamın sadece bir reklam olduğunu ve temel işlevlerini düşünmememiz gerektiği konusunda yanılmamalıyız.

Devlet, hükûmet ve hükûmet politikasından bahseden devlet kanallarında diziler, filmler ve belgeseller yayınlayarak ve ideolojik aygıtlarını kullanarak halkın fikirlerinde değişiklikler yapabilmektedir. Çünkü medya, halkın ulusal görüşünün oluşmasında büyük bir etkendir. Kim olduğumuza dair düşüncelerimiz ve fikirlerimiz, ideoloji tarafından şekillendirilmektedir. Hükûmet, genellikle kendi ideolojisine uygun politikalar yürütmektedir ve bu bağlamda, ideolojiye bağlı olarak uygulanan politikaların yapılması gereken politikalar olduğunu bireylere aşılayan dijital içerikler üretir. Bu durumun, bireylerin egemen olan ideolojiye maruz kalmalarına yol açtığı söylenmektedir. Ayrıca, bireyler sosyal medya aracılığı ile sürekli iletişim kurmaktadır. Sosyal medya ile insanlar, gruplar ve devletler kendi ideolojilerini ve fikirlerini yaymaktadır. Bu yüzden devlet tarafından sosyal medyaya kısıtlamalar veya yasaklar getirilmektedir. Devlet, elinde bulundurduğu gücü kaybetmemek ve gücünü arttırmak için  ideolojik aygıtları mümkün olduğunca denetim altında tutmaktadır.

Devletin aygıtlarının da geri bildirime ihtiyacı vardır. Başka bir deyişle, bu cihazlar tarafından üretilen bireyler de bu cihazlar gibi davranma eğilimindedir. Örneğin, medya bir mesaj yayınladığında, bu mesajdan etkilenen bireyler mesajın savunucuları haline gelir ve bu mesajı izleyicilere bir medya gövdesi gibi dağıtırlar. Bu, Althusser’in üzerinde durduğu ideolojinin ve devletin ideolojik aygıtlarının hayatımızın her yönünü kuşattığının bir göstergesidir.

Yazar: Fatih Batuhan Duman
Editör: Ece Günen

Kaynakça

  • Althusser, L. (2016). İdeoloji ve Devletin İdeolojik Aygıtları. 5. Baskı,  Alp Tümertekin (Çev.). İstanbul: İthaki Yayınları.
  • Sözeri, C. (2015). Türkiye’de Medya-İktidar İlişkileri Sorunlar ve Öneriler. İstanbul: İstanbul Enstitüsü Yayınları.
  • Uzun, R. (2014). Medya-Siyaset İlişkileri: Türkiye’de Savunucu Gazetecilik Olgusunun İncelenmesi. İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi, 39, 129-147.

Görsel Kaynakça

ETİKETLER: ,
YAZAR BİLGİSİ
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.