Karantina Döneminde Okunabilecek 8 Kitap

Karantina Döneminde Okunabilecek 8 Kitap

İş, okul, pandemi, korku, tedirginlik derken hepimiz çok yorucu bir dönemden geçmekteyiz. Bir de bu duruma önlem amaçlı evlerimizde karantinada kalmak da eklenince içinde bulunduğumuz durum iyice dayanılmaz bir hal alıyor. Hem bu can sıkıcı durumları biraz da olsa unutup hayal dünyamızda yolculuğa çıkmak hem de bazı konularda bilgilenebilmek amacıyla sizler için karantina döneminde okunabilecek 8 kitap derledik.

ONCA YOKSULLUK VARKEN


Ünlü yazar Romain Gary’nin Emile Ajar takma adını kullanıp yazdığı birkaç romandan biri olan bu eser, yayınlandığı dönemde bu eserin kime ait olduğu konusunda büyük tartışmalara yol açar. Fransa’da her yazarın bir kez kazanabildiği Goncourt Ödülü’nü daha önce kazanmış olmasına rağmen bu romanıyla birlikte takma adını kullanarak tekrar kazanmayı başaran Romain Gary, intihar edene kadar bunu yakınları haricinde kimseye söylememiştir.
Eski bir hayat kadını olan ve İkinci Dünya Savaşı sırasında çokça zulme maruz kalmış olan Madam Rosa’nın kendisi gibi hayat kadınlarının gayrimeşru çocuklarına sahip çıkmaktadır. Madam Rosa’nın yanında yaşayan Momo da bu çocuklardan biridir. Kitapta, Momo’nun Madam Rosa’yla ve evdeki diğer çocuklarla ilişkisi, hayatın zorluklarıyla ve yoksullukla mücadele ederken Momo’nun küçük yaşına rağmen hayata karşı çabalarını etkileyici bir şekilde anlatılmaktadır.

AYLAK ADAM


Yusuf Atılgan’ın bu romanında baş karakter C.’nin bir yıl boyunca yaşadıklarına şahit oluruz. C., kendisine kalan mirastan dolayı geçim sıkıntısı yaşamadığından dolayı günlerini gezerek, okuyarak, film izleyerek yani aylaklık yaparak geçirmektedir. Düşünceleri toplumun geneline terstir, insanlarla bir araya gelmeyi sevmez, huysuzdur, yaşadığı hayattan sıkılmıştır. 4 ayrı mevsimde C. karakterinin gerçek aşkı bulma çabasına şahit olacağımız Yusuf Atılgan’ın bu romanı, Türk Edebiyatı’nın kesin okunması gereken kitaplarından biridir.

FELSEFENİN KISA TARİHİ

İngiliz filozof Nigel Warburton’un felsefeye dair yazdıarı kitaplardan belki de en çok talep göreni olan bu kitap, felsefe öğrenmeye yeni başlamış kişiler için giriş niteliğinde bilgiler barındırıyor. Konuları ve kişileri kronolojik bir sırayla anlatan bu kitabın akıcı bir dille yazılmış olması okurlar için oldukça kolaylık sağlıyor. Bu kitap, ortamlarda konuya Fransız kalmak istemeyen, konuşulanları anlamak isteyen ama akademik seviyede bilgi sahibi olmasa da kendine yeteceğini düşünen okurların başvurabileceği ilk kaynaklardan biridir.

FİZİK ÜZERİNE 7 KISA DERS


Çağdaş fizikçi Carlo Rovelli, 20. yüzyıl fizik biliminin temel meselelerine cezbedici bir yolculuk vaat ediyor. Basit anlatımıyla dünyayı büyüleyen, 40’tan fazla dile çevrilen ve yayımlandıktan kısa süre sonra çoksatar listelerinde birinci sıraya yerleşen Fizik Üzerine Yedi Kısa Ders, bu alanla haşır neşir olmayan okur için de anlaşılır ve okuması keyifli bir çalışma. Rovelli, fizik alanında gerçekleşen büyük devrimin “en büyüleyici” yönlerini ve ortaya attığı soruları mercek altına alıyor: “Kuramların en güzeli”, yani Albert Einstein’ın izafiyet kuramı, modern fiziğin en sarsıcı yönlerine ev sahipliği yapan kuantum mekaniği, içinde yaşadığımız evrenin mimarisi, temel parçacıklar, kuantum çekimi, olasılık ve kara deliklerin ısısı…
“Kuramsal fizik, yaşamımızı yönlendiren tutkular ve duygulardan beslenir,” diyen Rovelli, çoğunlukla bize uzak kalmış bir bilimin aslında bizi kuşatan evren kadar yakınımızda olduğunu gösteriyor. (Polat,2017).
(Tanıtım Bülteninden)

YABANCI


”Bugün, annem öldü. Belki de dün. Bilmiyorum. Huzurevinden bir telgraf geldi. ”Anneniz öldü. Cenazesi yarın kaldırılacak, saygılar” Bundan bir şey anlaşılmıyor. Belki de dün ölmüştür.” (Camus,1942).
İlk paragrafından itibaren Meursault’un hayata, çevresine, insan ilişkilerine ve hatta kendisine yabancılaşmasına şahit oluyoruz. Hayata olan bu kayıtsızlığı, hiç istememesine rağmen kendisini katil olmaya ve idama götüren yola sokuyor. Bu durum bile olaylara karşı olan kayıtsızlıklarını engellemiyor. Meursault’un kendisine yabancılaşmasını kendi ağzından şöyle aktarabiliriz: ‘Yani bu işin benim dışımda görülüyor gibi bir hali vardı. Her şey, ben karıştırılmaksızın olup bitiyordu, kaderim bana sorulmadan tayin olunuyordu (…) İyi düşününce söylenecek bir şeyim olmadığını anlamaktaydım. Kendi kendimi seyrediyormuş gibi bir hisse kapıldım.’ (Camus,1942).

KRAL KATİLİ GÜNCESİ SERİSİ


Kvothe aşırı zeki, sivri dilli, çok yetenekli bir müzisyen, oyuncu, kumpanyacı ve dövüş ustasının ona dediği gibi ‘Melodramatik Bir Hergele’dir. Küçük bir çocukken başına gelen ve kimseye anlatamadığı olaylardan dolayı hayatı bir anda yerle bir olur. Çeşitli zorluklarla karşılaşıp üstesinden geldikten sonra, ilk öğretmeni Abenthy’nin de istediği gibi Üniversite’ye girer. Burada öğrendiklerinin, sahip olduğu dostlukların, edindiği düşmanlıkların ve aşık olduğu kadının etkileriyle şimdiki olduğu kişiye dönüşmüştür. Artık kendisini ölü olarak göstermekte ve kuş uçmaz kervan geçmez bir kasabada hancılık yapmaktadır. Ta ki ünlü Tarihçi Devan Lochees’in, Kvothe’yi bulup hayat hikayesini yazmayı talep etmesine kadar…
Patrick Rothfuss’un bu epik-fantezi tarzındaki serisi Kvothe’nin hikayesini 3 günde anlatmasına ithafen 3 kitaptan oluşmaktadır. İlk kitap Rüzgarın Adı ve ikinci kitap Bilge Adamın Korkusu yayınlanırken üçüncü kitap olan Taş Kapılar uzun zamandır yazım aşamasındadır. Kvothe’nin birbirinden eğlenceli ve heyecanlı maceralarının anlatıldığı bu seriyi fantastik roman seven her okuyucunun mutlaka okuması gerekir.

YÜRÜMENİN FELSEFESİ


“Yaşamak için ayağa kalkmamışken, yazmak için oturmak nasıl da beyhudedir.”
-Henry David Thoreau-
Nietzsche’nin Kara Orman’da yürürken göz çukurlarına dolan mutluluk gözyaşları, Rimbaud’nun tahta ayağıyla açılacağı çöllere dair kurduğu düş, yasaklı Rousseau’nun Alpler’deki adımları, Thoreau’nun Walden’daki gezintisi, Nerval’in dar sokaklardaki aylaklığı ve daha niceleri… Aylaklar, göçebeler, sürgünler, hacılar, kaçaklar, seyyahlar, münzeviler ve mülteciler yürüyorlar. Peki, yürümek sadece evle iş arasında gidip gelmek, bir yerlere yetişmek ve koşuşturmak değil de evrenle özel bir ritim, akort ya da hafifleme içinde buluşmak olabilir mi? Yeryüzüyle hemhal olup kendimizi başkalaşmaya açarak yürüyebilir miyiz?
Yürümek iki mesafe arasında gidip gelmek değil, yaratıcı bir eylemdir. Hem kendi yalnızlığımıza çekildiğimiz hem de toplum olarak bizi dönüştürecek bir ayağa kalkıştır. İki büklüm vücudun karşısında dikilmeye çalışan, attığı her adımda yeryüzünün gerçek bir parçası olduğunu fark eden Homo Viator’un eylemidir çünkü Yürüyen İnsan kendi üzerine çöken kaygı, haset ve korku yumaklarını çözer; varlığını yeryüzünün ebediyen yeni olan kalbine düğümler. Yürüyoruz, işte bu düğümü atmak için. (Öncül,2017).
(Tanıtım Bülteninden)

MARTIN EDEN


İşçi sınıfından gelen ve bir deniz işçisi olan Martin’in hayatı, San Francisco’da yaşayan üst sınıf bir genç olan Arthur Morse’un hayatını kurtarmasıyla tamamen değişir. Martin, Arthur’un teşekkür etmek amacıyla kendisini evine, yemeğe götürdüğü sırada Elena ile tanışır ve ona aşık olur. Elena’yı kendisinden üstün gören Martin, Elena ile aynı statüye gelebilmek ve Elena’ya layık olabilmek için yazar olmaya karar verir. Bu amaç uğruna büyük bir çaba ortaya koyan Martin’in hayatı tümden değişir ve Martin, etrafındaki insanların olumsuz yorumları dahil birçok zorlukla karşılaşır. Azmini yitirmeden çalışmaya devam eden Martin’in gözünde, insanların gerçek yüzünü gördükçe yaşadıkları olaylar, anlamsız ve gereksiz bir hal alır.
Jack London’un yarı otobiyografik romanı Martin Eden, çeşitli alanlarda bilgiler veren, etkili betimlemelere sahip ve metni okuyucuya olağanüstü şekilde iyi aktaran bir roman. Tüm edebiyat sevenlerin kesinlikle okuması gereken bu kitap, okuyucusunda derin izler bırakacaktır.

 

 

 

KAYNAKÇA
1. Rovelli, C.(2018, Mart). Fizik Üzerine Yedi Kısa Ders. (Esmer, T. Çev.), Can Yayınları.
2. Camus, A. (1942). Yabancı. (Tiryakioğlu, S.), Can Yayınları.
3. Gros, F. (2017). Yürümenin Felsefesi. (Ulutaşlı, A. Çev.), Kolektif Kitap.

GÖRSEL KAYNAKÇA
1. https://tr.wikipedia.org/wiki/Onca_Yoksulluk_Varken
2. https://tr.wikipedia.org/wiki/Aylak_Adam
3. https://1000kitap.com/kitap/felsefenin-kisa-tarihi–40277
4. https://www.amazon.com.tr/Fizik-%C3%9Czerine-Yedi-K%C4%B1sa-Ders/dp/975073694X/ref=sr_1_1?__mk_tr_TR=%C3%85M%C3%85%C5%BD%C3%95%C3%91&crid=4OGD4XUPZH76&dchild=1&keywords=fizik+%C3%BCzerine+yedi+k%C4%B1sa+ders&qid=1607717485&s=books&sprefix=fizik+%C3%BCzeri%2Cstripbooks%2C247&sr=1-1
5. https://1000kitap.com/kitap/yabanci–172027
6. https://tr.wikipedia.org/wiki/Kral_Katili_G%C3%BCncesi
7. https://www.dr.com.tr/Kitap/Yurumenin-Felsefesi/Frederic-Gros/Felsefe/Felsefe-Bilimi/urunno=0001686744001
8. https://tr.wikipedia.org/wiki/Martin_Eden

YAZAR BİLGİSİ
Tarık Bulut
Tarık BULUT 1997 yılında İznik'te doğdu. 2015 yılında Yalova Fen Lisesi'nden mezun olan Tarık, Yıldız Teknik Üniversitesi Mimarlık Bölümü'nde öğrenimini sürdürmektedir. Bursa'da ikamet etmektedir. Sinemaya küçüklüğünden beri ilgi duymakta, tür ayırt etmeden sık sık film izlemeyi sevmektedir. İzlediği filmleri değerlendirmeyi, eleştirmeyi çok sevdiğinden dolayı MozartCultures Sinema Kategorisi'nde aktif olarak yazarlığını sürdürmektedir.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.