Gökyüzündeki Çatlak: Crack The Skye

29.06.2022
Gökyüzündeki Çatlak: Crack The Skye

Crack The Skye

2000 yılında Atlanta’da kurulan metal grubu Mastodon, 2000’ler ve 2010’larda başarılı metal albümler kaydetmiş ve onları piyasaya sürmüştür. Bu albümlerden öne çıkan “Crack the Skye”, Mastodon’un modern metal müzikte en üst sıralarda yer almasını sağlamıştır. 24 Mart 2009’da yayınlanan albüm; uzay-zaman, kara delikler ve Çarlık Rusya’yı bir konsept altında toplamıştır. Söz konusu albüm, adını grubun davulcusu Brann Dailor’ın 14 taşında intihar eden kız kardeşi Skye Dailor’dan almıştır.

Grubun davulcusu Brann Dailor

Mastodon’un İlk Dört Albümü

Grubun ilk dört albümüne bakıldığında sembolizm etkisi görülmektedir. İlk albümleri “Remission” alevi, “Leviathan” suyu, “Blood Mountain” toprağı ve “Crack the Skye” eter elementlerini temsil eder. Her albüm kendi içinde bir konsept etrafında yazılmış ve kaydedilmiştir. İlk üç albüm müzikal olarak birbirine benzese de Crack the Skye daha progresif bir çizgidedir.

Albümün Hikâyesi

Albümdeki şarkılarda ismi belirtilmeyen ana karakterin belden aşağısı felçli hâldedir. Bu yüzden Dünya’yı astral seyahat yaparak keşfetmektedir. Fiziksel bedeninden ayrılıp ruhunu kontrol ederek gezinen ana karakter, acemi olduğu için Güneş’e çok yakın durur, bedeniyle tek bağlantısı olan göbek kordonunu yakar ve ruhlar aleminde kaybolur. Güneşe yaklaşması Yunan Mitolojisi’ndeki İkarus karakterine benzetilebilir. Daha sonra bir kara deliğe sıkışan karakter bazı ruhlarla karşılaşır. Ruhlara durumu anlatır ve bu dünyaya ait olmadığını söyler. Ruhlar karaktere yardım eder ve onu 20. yüzyılın başına, Rusya’ya Khlyst tarikatına gönderirler. Grigori Rasputin bu tarikata üyedir. Yapılan dini bir tören sonucu karakterin ruhu ünlü mistik Grigori Rasputin’in vücuduna girer. Grigori Rasputin, kendini kutsal biri olarak tanıtıp son Rus Çarı 2. Nikolay ve çevresiyle ile iyi ilişkiler kurarak imparatorlukta oldukça nüfuz kazanmıştır. Rasputin’in öleceği bilindiğinden dolayı karakterin ruhu Rasputin’in bedenine girmiştir. Aralık 1916’da tehlikeli olduğu dolayısıyla bir grup tarafından öldürülmesiyle karakterin ruhu, Rasputin’in ruhuyla birlikte bedenden ayrılır ve albüme ismini veren çatlaktan (crack) içeri girer. Rasputin, karakteri güvenli bir şekilde vücuduna geri döndürmeye çalışır ve hikaye burada ucu açık bir şekilde biter. Albümün son şarkısı “The Last Baron”dan bazı lirikler hikâyenin finali hakkında bazı tahminler oluşturur.

“Please, please take my hand

Please take my soul to rest

So we can always be around”

(Lütfen, lütfen elimi tut

Lütfen ruhumu dinlendir

Böylece her zaman etrafta olabiliriz)

Yukarıda yazılmış olan şarkı sözlerinden karakterin ölüp gömüldüğü için bedenine dönmek zorunda kaldığı anlamı çıkarılabilir.

“I was standing staring at the World

And I can’t see it”

(Durup Dünya’ya bakıyorum ve onu göremiyorum)

Bu sözlerden ise karakterin bedenine geri döndüğünü ancak astral seyahat yeteneğini kaybettiği sonucu çıkarılabilir.

Albüm kapağı

Albümün Müzikal Yapısı

Mastodon’un diğer üç  albümüne göre daha oturaklı bir yapıda olan Crack the Skye, bunu klasik ve progresif rock tınılarıyla sağlamıştır. Albüm sadece bu türler arasında gidip gelmiyor; funk, jazz, death metal tınıları da albümde yer yer hissediliyor. En uzun iki şarkı olan The Czar ve The Last Baron, birer tiyatro oyunu gibi yazılmıştır. Özellikle The Czar’ın “Usurper / Escape / Martyr / Spiral (Gaspçı / Kaçış / Şehit / Sarmal)” adlı bölümlere ayrılması eseri takip etmeyi daha da kolaylaştırmıştır. Albüm Pitchfork, Rolling Stone gibi müzik eleştirmenlerince beğenilmiş ve grubun ününü artırmasına vesile olmuştur.

Sonuç

ABD’li metal grubu Mastodon’un 4. stüdyo albümü olan Crack the Skye, çeşitli müzik türlerini kendi içinde harmanlayarak grubun önceki albümlerindeki sludge metal ve stoner rock türlerinden uzaklaşarak progresif bir çizgiye oturtmuştur. Burada brutal vokallerin azalmasının etkisi vardır. Özellikle grubun davulcusu Brann Dailor’ın performansı dikkat çekicidir. Mastodon bu albümle dönemin metal müziğine yön vermiştir.

 

Yazar: Kerem Karabulut
Editör: Ece Günen

KAYNAKÇA

GÖRSEL KAYNAKÇA

 

YAZAR BİLGİSİ
Kerem Karabulut
Okur, yazar, dinler, bazen de çizer. Özellikle okur ve dinler.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.