Antik Yunan’ın Başkaldıran Karakteri Antigone

Antik Yunan’ın Başkaldıran Karakteri Antigone

       “Sevgi için doğmuşum ben, nefret için değil.”

Antigone’nin Tragedyası

Sofokles’in en bilinen tragedyası Antigone’dir. Oidipus’un kızı Antigone’nin hikayesini merkeze alır. Oidipus’un Antigone ve İsmene isimli iki kızı,  Eteokles ve Polüneikes adında da iki oğlu vardır. Ölümünden sonra krallık erkek çocuklarına kalmıştır. Babalarının ölümünden sonra iki oğul aralarında anlaşır. Bir dönem ülkeyi Eteokles bir dönem de Polüneikes yönetecektir. Anlaşmaya uymayan Eteokles kral olarak tahta kalmak ister. Bunun üzerine Polüneikes Argos Kralı Adrastos’a sığınır ve Thebai’ye karşı bir kuşatma başlatır. Savaşın sonunda iki kardeş birbirini öldürünce tahta Kreon oturur. Oyunda yazmasa da iki kardeşi birbirine düşürenin Kreon olduğu düşünülmektedir (Dilmen, 2014: 14:). Kreon Eteokles’in cenazesini kaldıracağını anacak Polüneikes’in ölüsünü yurda ihanetinden dolayı  kurda kuşa yem edeceğini söyler. Ölüyü kaldırmaya çalışan her kimse, o kişiyi ölüm ile cezalandıracağını söyler. Burada devreye Antigone girer. Kardeşinin ölüsünün gömülmesi gerektiğini söyleyen Antigone krala karşı gelir. Geleneklerin, tanrıların ve vicdanının buyruğunu yerine getirdiğini söyleyen Antigone, kardeşinin ölüsünü gömerken yakalanır ve Kreon tarafından zindana kapattırılır. Kreon öfkelidir ve Antigone’yi öldürme kararı alır. Öfkeden deliye dönen Kreon’u kör bilici uyarır ve eğer kararından vazgeçmezse kendi canından birinin öleceğini bildirir. Kreon, koronun ısrarıyla Antigone’yi serbest bırakmak için hapsettiği yere gider ancak Antigone çoktan kendini öldürmüştür. Antigone’nin yanında aynı zamanda Kreon’un da oğlu olan nişanlısı vardır. O da Antigone’nin ölümüne dayanamadığından babasını suçlayarak kendini öldürür. Bu olaydan sonra aklı başına gelen ve kibrinin nelere yol açtığını fark eden Kreon, tanrılardan af diler, ölmek ister. Sarayına döndüğünde oğlunun acısına dayanamayan karısının da intihar ettiğini gören Kreon çılgına dönmüştür. Tragedya, koronun şarkısıyla sonlanır.

“Mutluluğun bir kaynağı

anlayış ve sağduyu

Tanrısal güçlere karşı saygı 

Kendini bilmez kişi

bencil istemiyle 

çanak tutar felakete 

ve böyle geçkin yaşta 

kafasını çarpa çarpa 

erişir bilgeliğe “

   Thebai Üçlemesi 

  Antigone Tragedyası, Sofokles’in Thebai Üçlemesi’nin son oyunudur. Üçlemenin birinci oyunu Kral Oidipus Tragedyası ile başlar. Thebai’den uzak bir yere evlatlık verilen Kral Oidipus, evlatlık olduğunu bilmemektedir. Apollon’un geleceği hakkında söylediği sözlerle korkuya kapılan Oidipus, anne ve babasının yanından ayrılır. Sürgüne çıkan Oidipus’un yolu Thebai yakınlarına düşer. Yolda kendine yol vermediği için yaşlı bir adamla kavga eder ve onu öldürür. O kişi aslında öz babası ve Thebai kentinin kralıdır. Oidipus, Thebai kentine doğru ilerler. Kent Sfinks isimli bir ejderin hışmına uğramıştır. Ejder, Thebailılara sorular sormakta ve bilmeyenleri de öldürmektedir. Oidipus, Thebai kentine varınca Sfinks ile karşılaşır onun sorularını bilir ve hatta ejderi oracıkta öldürür. Bu olaydan sonra bir kahramana dönüşen Oidipus, ölen kralın eşi İokeste ile evlenir. İokeste aslında kendi öz annesidir. On beş yıl geçer, iki oğlan ve iki kız çocukları olmuştur. Thebai kentinde bir salgın patlak verir. Oidipus, halkı dinler ve bu salgına çare bulmaya çalışır. Apollon salgının sebebinin kentte yaşayan bir suçlu olduğunu ancak suçlu kentten giderse salgının biteceğini açıklar. Kör bilici Teiresias’ın uyarılarına karşın yaşamının gizlerini çözer ve babasını öldürdüğünü ve annesiyle evlendiğini anlar. Tragedyanın sonunda İokeste kendini öldürür ve Oidipus’ta kendi elleriyle gözlerini oyar. Kızları Antigone ve İsmene’yi de kardeşi Kreon’a emanet eder.

İkinci Oyun: Odipius Kolonos’da

Üçlemenin en az bilinen oyunu Odipius Kolonos’da ise ikinci oyundur. Aradan yirmi yıl geçmiştir ve Oidipus ölmek üzeredir. Çocuklarının en vefalısı Antigone artık yetişkin bir kız olmuştur. Yolları kutsal bir yer olan Kolonas’a düşer ancak Oidipus burada da huzur bulamaz. Oğulları ise kendi çıkarları için Oidipus’u kullanmak ister. Oidipus, Kreon ve oğullarını kovar, çilesinin sonuna gelir ve ölür. Babalarının ölümünden sonra iki oğul arasında başlayan savaş, ikisinin de ölmesiyle sonuçlanır ve yeni kral Kreon olur.

Üçüncü Oyun: Antigone

Üçlemenin son oyunu Antigone’dir. Dediği dedik, kibirli ve katı bir kral olan Kreon ve doğru bildiğinden şaşmayan vicdanının ve tanrıların sesine kulak veren Antigone arasındaki çatışmayı anlatır.  Oyunun en belirgin özelliği, tek bir karakteri merkeze almamasıdır. Antigone kadar Kreon da oyunun merkezindedir aynı  zamanda bu tragedyadaki kişiler gündelik hayata yakın, son derece gerçekçi kişilerdir.

Antigone karakteri, cezbedici bir kararlığa sahiptir. Ölüme gideceğini bilse de kararından vazgeçmez. Bu özelliğiyle Aiskhylos’un Zincire Vurulmuş Prometheus‘undaki Prometheus’a benzetilebilir. Prometheus ateşi tanrılardan çalıp insanlara verdiği ve Zeus’un kurduğu düzene karşı çıktığı için zincire vurulmuştur. Oyunun dikkat çeken tarafı Prometheus’un devrimci bir kişiliğe sahip olmasıdır. Zeus’un buyruklarına istemeseler de uyan Tanrılar yerine Prometheus özgürlük istemiş ve düzene karşı gelmiştir. Tanrı Prometheus Zeus’un emirleri yüzünden köle konumuna düşmüştür. Prometheus, Zeus’un tüm işkencelerine rağmen dirayetli davranarak konuşmaz ve büyük bir kararlılık sergileyerek ölümü göze alır. Köle olan Prometheus ve zorba olan Zeus arasındaki ilişkiyi işleyen bir özgürlük savaşı anlatılmaktadır. Özgürlük-kölelik sorunu politik bir şekilde ele alınarak Zeus’un gücü sorgulanmıştır. V. yüzyıl Atina’sında kölelik ve zorbalık yasalara uygunken bu sorgulama daha dikkat çekici olmaktadır. Antigone de Kreon’a karşı kararlı duruşuyla Prometheus’a benzer tavırlar sergiler ancak Antigone, Prometheus gibi toplumsal sorunları ele almak yerine bireysel bir meselenin peşinden giderek Krala karşı gelmiştir. Aslında Antigone’nin kardeşi için giriştiği mücadele bir nevi toplumsal bir anlam da taşımaktadır. Çünkü Antik Yunan döneminde mezarsız bırakılan, gömülmeyen ölülerin şehirlerde dolaşarak halkı huzursuz ettiğine inanılmaktadır. Mezarsız bırakılan bir ölü, yaşamamış gibi görülür. Antik Yunan gelenekleri ve halkın vicdanını temsil eden Antigone, Kreon’un otoritesini sarsmıştır. Kreon’un Polinükes’i mezarsız bırakmak istemesi ve Antigone’nin çabasının onu rahatsız etmesinin sebebi de asıl buradan gelmektedir.

Sonuç

Antigone ölüme hiç pişmanlık duymadan  gider ve çevresindeki insanları da bu kararlığıyla değiştir. Aristoteles  Tragedya’nın nasıl yazılması gerektiğini anlattığı  Poetika isimli kitabında  trajik kahramanda olması gereken özellikleri sıralarken kahramanı yıkıma götüren bir zaafın “hamartia“nın gerekliliğinden bahseder. Tragedya’da Kreon’un hamartia‘sı oldukça belirgindir. Kendine olan güveni, kibiri ve öfkesidir. Antigone’nin zaafı ise belirgin değildir. Onu yıkıma götüren şey dik başlılığıdır ancak bunun ne kadar zaaf olduğu tartışmalıdır. Çünkü o, bu yıkıma bilerek ve isteyerek gitmiş başkaldıran bir karakter olarak ölmüştür.

 

Yazar: Sinem Çakal

Editör: Merve Bektaş

 

Kaynakça: 

  • Aristoteles. Poetika. (Çev: Y. Onay). İstanbul:Mitos Boyut
  • “Antigone” Sofokles Üzerine. (2011). MİMESİS. Erişim Adresi:  https://www.mimesis-dergi.org/2011/06/sophokles-antigone/
  • Aiskhylos. Zincire Vurulmuş Prometheus. (Çev: A. Erhat, S. Eyüboğlu). İstanbul: İş Bankası Kültür Yayınları
  • Sofokles. Antigone. (Çev: G.Dilmen). İstanbul:Mitos Boyut

Görsel Kaynakça:

 

YAZAR BİLGİSİ
Sinem Çakal
Hakikati bulmak için sanata sıkça başvurmaktadır.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.