Bilişsel Çelişki Kuramı ve Deneyi Nedir?

26.03.2021
Bilişsel Çelişki Kuramı ve Deneyi Nedir?

Çoğu insan, karakterini bazı olumlu kalıplara oturtup bunların içinde yaşamayı ister. Ahlaklı, zeki, mantıklı, iyi olmak ister ve buna uygun davranmaya gayret eder. Fakat bu her zaman böyle işlemez ve bazen insanlar, zihinlerindeki kalıplarla sergilediği davranışlar arasında uyum yakalamakta zorlanır. Bu durumda da psikolojide “bilişsel uyumsuzluk” denilen olay gerçekleşmiş olur.

Bilişsel çelişki ya da bilişsel uyumsuzluk kuramı, en basit tanımı ile bireyin aksiyon ve inançlarının çelişmesi durumunda, inanç ve aksiyon arasındaki dengeyi sağlayarak çelişkinin yok edilmesidir. Bu kuram, 1957 yılında Amerikalı sosyal psikolog Leon Festinger tarafından ortaya atılmıştır. Festinger, bilişsel çelişkiyi ortadan kaldırmak için insan psikolojisinin 4 yolu olduğunu öne sürer:

1)Kişi kendi davranışını değiştirebilir.

2)Kişi kendi inanç ya da tutumunu değiştirebilir.

3)Kişi tutum ve davranışını değiştirmek için yeni bilgiler edinebilir.

4)Kişi hissettiği bilişsel çelişkinin önemini azalmaya çalışabilir.

Bu kuram için verilen en basit ve yaygın örnek ise “sigara içme” alışkanlığıdır. Çoğu insan sigaranın zararlarını tamamen bildiği halde sigara içmeye devam eder ve bu aslında “bilişsel çelişki” dediğimiz durumu yaratır. İnsanların çoğu bu durumda yukarıda bahsedilen dört durumdan birini uygular:

1)Sigarayı bırakmak.

2)Kendini sigaranın zararı olmadığına ikna etmek.

3)İçmeye devam etmek için sigara hakkında olumlu özellikler bulmak yahut bırakabilmek için daha fazla zararını ortaya çıkarmak.

4)Bu durumu yok saymaya çalışarak ortada bir çelişki olmadığına kendini inandırmak.

İnsanların hayatında bu kadar basit durumlarda bile ortaya çıkabilen bu kuramı ispatlamak için 1959 yılında Leon Festinger ve meslektaşı Merrill Carlsmith, “Bilişsel Uyumsuzluk Deneyi” denilen bir çalışmaya imza atmışlardır.

Bu deneyde, deneye konu olan üniversite öğrencileri gruplara bölünür ve her gruptan öğrencilere akademik bir araştırmanın parçası olduğu öne sürülerek birtakım oldukça sıkıcı görevler verilir. Bu görevlerin sonunda bir gruba 20 dolar teklif edilerek arkasından gelecek olan kişilere yapılan işin çok eğlenceli olduğunu söylemeleri istenir. Diğer bir gruba ise 1 dolar teklif edilerek yine yapılan işin eğlenceli olduğundan bahsetmeleri istenir. İki grup da isteneni yapar ve sonraki öğrencilere yalan söyler.

Deneyin ilgi çekici kısmı da burada başlar. 20 dolar teklif edilen gruptaki kişiler görevin sıkıcı olduğunun tamamen bilincinde kalırlar ve daha sonra araştırmacılar tarafından görevi nasıl değerlendirdikleri sorulduğunda görevin oldukça sıkıcı olduğunu belirtirler. 1 dolar almış olan gruptaki kişiler ise görevin sıkıcı olmadığını ve tekrar yapılabilecek nitelikte olduğunu ifade ederler.

Bunun sebebiyse 20 dolar alan kişilerin böyle bir yalan söylemek için tatmin edici bir miktar aldıklarını düşünmeleri ve bu yüzden gerçeklikten kopmamalarıdır. Zira o zaman için iyi bir miktar olan 20 dolar karşılığında bu yalanı söylemek bir çelişki oluşturmamış, inanç ve aksiyon paralel gitmiştir.

Fakat 1 dolar alan kişiler bu yalanı söylemek için bu miktarı yeterli görmemiş olmalarına rağmen yine de parayı almış ve yalanı söylemişlerdir. Bu da inançları ve aksiyonlarını ters düşürmüştür. İnsan zihninin bu zıtlığı engellemek için bulduğu en kolay yöntem ise inanç ve aksiyonu dengelemek olmuştur. Sonuç olarak da bu insanlar fark etmeden deneyin eğlenceli olduğuna kendilerini ikna etmişlerdir.

 

Leon Festinger’ın 1957 yılında yazdığı “A Theory of  Cognitive Dissonance” isimli kitabı, kuram hakkında oldukça kapsamlı bilgiler içermekle beraber ders kitabı olarak da okutulmuştur.

Sonuç olarak zihnimizin biz farkında olmadan bize dayattığı belki de en ilginç durumlardan biri olan “bilişsel uyumsuzluk”,  bu deneyle beraber açıklığa kavuşturulmaya çalışılmış ve psikolojide yeni bir kapı aralamıştır.

Deneyle ilgili bilgilendirici olabilecek videoya linkten ulaşabilirsiniz.

cognitive-dissonance-the-theory-that-explains-self_013

 

Yazar: Dilara Ercanlı

Editör: Ozan Yazıcı

 

Kaynakça

Aronson, E. & Wilson, T. & Akert, R. (2012). Sosyal Psikoloji (Cilt 7). (O. Gündüz, Çev.). İstanbul: Kaknüs.

Toprakçı, E. B. (2020, Ocak 10). Bilişsel Çelişki Kuramı & Zihnin Oyunları. DoktorTakvimi. Erişim Adresi: https://www.doktortakvimi.com/blog/bilissel-celiski-kurami-zihnin-oyunlari

Yücel, E. & Çizel, B. (2018). Bilişsel Uyumsuzluk Teorisi Üzerine Kavramsal Bir İnceleme: Satın Alma Perspektifi. Journal of Yaşar University, 13(50), 150-163. Erişim Adresi: https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/486740

 

Görsel Kaynakça

https://worldwinning.net/cognitive-dissonance-the-theory-that-explains-self-deception/

https://www.routledge.com/An-Analysis-of-Leon-Festingers-A-Theory-of-Cognitive-Dissonance/Morvan-OConnor/p/book/9781912127818

 

ETİKETLER: , ,
YAZAR BİLGİSİ
Dilara Ercanlı
Dilara Ercanlı,2002 yılında İzmir'de doğdu.2020 yılında Cihat Kora Anadolu Lisesi'nden mezun oldu. Şu an eğitimini Orta Doğu Teknik Üniversitesi Tarih bölümünde sürdürüyor. Felsefe, tarih, edebiyata ve fotoğrafçılığa ilgisi bulunuyor ve MozartCultures bünyesinde yazar olarak bulunmakta.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.