Yeme Bozukluklarını Anlamak

17.12.2020
Yeme Bozukluklarını Anlamak

Yeme Bozukluğu Nedir?

Yeme bozuklukları, çoğunlukla 15-24 yaş arasındaki kadınlarda görülen karmaşık psikolojik rahatsızlıklardır. Dört temel kategoride ele alınmakla birlikte birçok alt kategoriyi de içinde barındırır.

Anoreksiya Nervoza kişilerin bedenlerinin ihtiyacını karşılayamayacak kadar az kalori almaları ve yemeyi reddetme durumlarıdır. Bireyler beslenme hakkında oldukça katı kurallara sahiptirler ve kilo verme arzuları hayatlarındaki diğer her şeyin önüne geçmektedir. Ölümle sonuçlanabilecek bir psikiyatrik rahatsızlık olan Anoreksiya Nervoza’nın bir çeşit intihar yöntemi olduğu da düşünülmektedir.

Bulimia Nervozadan muztarip kişiler kontrolsüz yeme davranışına sahiptirler, yemeye başladıktan sonra kendilerini durduramazlar. Bir yeme atağı yaşadıktan sonra kendilerini kusturmak, diüretik ilaçlar kullanmak gibi telafi edici davranışlarda bulunarak yediklerinden kurtulmaya çalışırlar çünkü kilo almaktan çok korkarlar. Ancak zamanla bu telafi edici davranışlar bağımlılık haline gelir ve kişi yeme ataklarını sırf sonrasında kusmak için sürdürür.

Tıkınırcasına Yeme Bozukluğunda ise Bulimia’ya benzer olarak kişi kısa bir süre içerisinde aşırı miktarda kalori alır. Canı acıyana kadar yemek yer fakat sonrasında telafi edici davranışlarda bulunmaz.

Bunların yanı sıra Atipik Yeme Bozuklukları kategorisinde yer alan bazı alt türler ve Karma Yeme Bozuklukları kategorisinde yer alan tanımlanamayan yeme bozukluğu türleri de vardır.

Yeme bozuklukları yaşayan kişiler kilo ve beden şekillerine aşırı anlam yüklerler. Benlik değerlerini, bedenleri ve özellikle de kiloları üzerinden değerlendirirler. Kişiler bu davranışlarını sürdürerek kendilerine kontrolü sağlayabilecekleri bir alan yaratmak isterler. Yeme bozuklukları kişinin fiziksel sağlığını etkilemenin yanı sıra, sosyal hayatını da ciddi anlamda etkiler. Kişi yemek yenilecek ortamlardan, partilerden, aile toplantılarından kaçmayı tercih eder ve besinlerin etrafında kendini güvende hissedemez. Yeme bozukluğuna sahip bireylerin yedikleri yemeklerin kalorilerini obsesif bir şekilde hesaplamaları, ilgi odaklarının sürekli yemekte ve bedenlerinde olması günlük işlerini aksatabilir, verimlerini azaltabilir.

 

 

Yeme bozukluklarına neden olabilecek faktörler arasında; özellikle cinsel istismar gibi çocukluk döneminde yaşanan travmalar, kontrolcü ya da ihmalkar ebeveynlere sahip olmak, kişinin bedeniyle ilgili akran zorbalığına uğramış olması, genetik yatkınlıklar, ani hayat değişimleri ve beden hassasiyeti sayılabilir. Ek olarak, yeme bozukluklarına yatkınlığı olan kişilerde mükemmeliyetçilik, ya hep ya hiç şeklinde düşünme tarzı, değersizlik hissi ve aşırı kaygı gibi özellikler yaygındır.

 

 

 

Yeme bozuklukları yaş, ırk, statü, cinsiyet ve beden yapısı fark etmeksizin herkesi etkileyebilir. Sanılanın aksine her zaman kişinin kilosuna bakılarak anlaşılamaz, yeme bozuklukları çoğu zaman tek bir beden kalıbına uymaz.

 

 

 

Yeme bozuklukları türlerine yenileri eklenmekte olduğu gibi, tüm dünyada insanların yemekle ve bedenleriyle olan ilişkisi de gün geçtikçe bozulmaktadır. Medyada dayatılan güzellik algılarına ek olarak diyet kültürü ve endüstrisinin bunda büyük payı vardır. Diyet kültürü insanlara yedikleri miktarlardan utanmayı, bazı besin gruplarından korkmayı, az yemenin irade göstergesi, zayıflamanın başarı olduğunu empoze ederek sağlık ve güzellik vaadinde bulunur; ancak yaptığı şey kendimizle aramıza mesafe koymaktır.

Yeme bozuklukları ile baş etmek zaman ve emek ister. Bazen iyileşme sürecinde geriye dönüşler olabilir, bu kesin iyileşmenin sağlanamayacağı anlamına gelmez. Ancak muhakkak psikolojik destek alınmalıdır.

Zayıflama nedenini ve öyküsünü bilmeden birine kilo verdiği için iltifat etmek, yeme bozukluğuna yol açacak davranışları desteklemek ya da yeme bozukluğunun kötüye gitmesine sebep olmak anlamına gelebilir. Birinin yedikleri ve bedeni hakkında olumsuz söylemlerde bulunmak eleştirilen kişinin bozulmuş yeme davranışları geliştirmesine yol açabilir. Çocukların yanında diyetlerden bahsetmek, beden ölçümü yapmak ve psikolojik şiddet türlerinden biri olan diğerlerine bedenleriyle ilgili lakap takmak, çocukların yiyecekler ve bedenler hakkında bozulmuş algılar geliştirmelerine yol açabilir. Sevdiklerimizi ve kendimizi korumak adına bunların bilincinde olarak davranmak önemlidir.

İlgili diğer yazılar:

Yeme Bozuklukları: Tıkınırcasına Yeme Bozukluğu

Yeme Bozuklukları: Anoreksiya Nervoza

Yeme Bozuklukları: Bulimia Nervoza

Kaynakça

  • Todd, G. (2019). Yeme Bozuklukları: Yaşanmış Örnekler, Pratik Öneriler, Uygulamalar. N. Yener (Çev.). İstanbul: Kuraldışı.
  • Fairburn, C. G. (2019). Aşırı Yemeyi Yenmek: Kanıtlanmış Kendini Durdurma Rehberi. Z. Karabuda, G. Tezcan (Çev.). İstanbul: Psikonet.
  • AYNA’dan Yansıyanlar. (2020, 7 Aralık). Dilara Savaş tarafından gerçekleştirilen röportaj. [Ses Kaydı]. Psikolog Ceren Hazer ile Röportaj (Bölüm XI). Yeme Bozuklukları. Pediatriden Geriatriye. Erişim adresi: https://anchor.fm/ayna-pd/episodes/Yeme-Bozukluklar-enfih6

Görsel Kaynakça

 

YAZAR BİLGİSİ
Ayşenur Deveci
Ayşenur Deveci, 1999 senesinde Nevşehir’de doğdu. Mef Üniversitesinde Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik lisansına ek olarak Psikoloji ile çift anadal yapmakta. Amatör olarak fotoğrafçılık ile ilgilenen Ayşenur, çocukluğundan beri kitaplara, şiirlere ve yazmaya meraklı.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.