Günlük Hayatta Türcülük Pratiği Olarak Dil

02.08.2021
Günlük Hayatta Türcülük Pratiği Olarak Dil

Türcülük (Speciesism) Nedir?

Türcülük, bir türün diğer türlerden daha üstün olduğu düşüncesine dayanır. Bu düşünceden yola çıkarak belli bir türün çıkarına olacak davranışları gözetirken diğer türlerin çıkarlarını göz ardı etmek türcülüktür. İnsan türünün insan dışı hayvanlardan daha üstün ve gelişmiş olduğunu iddia edip insan dışı hayvanların çıkarlarını göz ardı etmek, türcülüğe örnektir. 

“Hepimiz hayvanız. Türcülüğü bitir. Vegan yaşa”

 

Dil Neden Önemli?

Dil, hayatımızda taşıyıcı görevi görür. Bütün mesajlar ve ideolojiler dil ile taşınır. Dilimizde yer alan hayvanları insandan daha aşağıda konumlandıran deyim ve atasözlerinde dilimizdeki türcülük örneklerini görebiliriz (Onay, 2017). Dilbilimsel Görelilik Teorisi (Sapir-Whorf Teorisi)’ne göre dilin yapısı düşünceyi, düşünceler de davranışları şekillendirmektedirler (muratcanaslak, 2017). Dolayısıyla kullandığımız dildeki söylemler, davranışlarımızda kendini gösterecektir. Ekofeminist yazar Carol Adams Etin Cinsel Politikası kitabında “Dil güçlü bir araçtır. Seçtiğimiz kelimeler bir şeyleri adlandırmak ya da tarif etmekten fazlasını yaparlar; statü ve değer atfederler. Dolayısıyla insan olmayan hayvanlardan bahsederken seçtiğiniz ifadelere dikkat edin; zira onlar hakkındaki önyargıları muhafaza eden ifadeler kullanıyor olabilirsiniz.” demiştir (Adams, 2013; akt. hayvanlarınaynasinda, 2017).

Dilimizde yer alan “eşek hoş laftan ne anlar, kuş beyinli, hayvanlık etmek, hayvan oğlu hayvan, öküz gibi bakmak, nankör kedi, köpek giren eve melek girmez, eşeğe altın semer vursalar eşek yine eşektir, koyun sürüsü bunlar, it sürüsü, maymun iştahlı” gibi ifadeler hayvanların zekalarının küçümsendiği, onları değersizleştiren ve hayvanlara hakaret içeren bazı ifadelere örnektir. Bu ifadeler dilimize öylesine yerleşmiştir ki hayvansever olduğunu iddia eden insanlar bile günlük hayatlarında “Hayvan!” kelimesini hakaret olarak kullanmanın ne kadar çelişkili olduğunu fark edemeyebilirler.

 

 

“Hayvan” kelimesini hakaret olarak kullanmanın altında yatan düşünce; insanın hayvandan çok daha üstün ve gelişmiş bir canlı olarak görülmesidir, yani türcü bir ifadedir. Astrofizikçi Neil deGrasse Tyson’a ait şu söz bu durumu özetler niteliktedir; “Üzerinde çalıştığımız her hayvan bizi şaşırttı. Kurtların, köpeklerin ne kadar akıllı olduklarını gördük. Ama sadece onlar değil, “kuş beyinli” diye dalga geçtiğimiz kuşlar da çok akıllı. Sayı sayabiliyor, alet kullanabiliyorlar. Biz entelektüel olarak çok da farklı değiliz. Sadece öyle olduğumuzu düşünüp egomuzu şişiriyoruz (türcülük , t.y.). 

Nasıl ki günlük dilde cinsiyetçi söylemlerle büyümüş bir çocuk farkında olmadan bu düşünce yapısını içselleştirecekse günlük dilde türcü söylemlerle büyüyen bir çocuk da bu düşünce yapısını içselleştirebilir.

 

Medya, Türcülüğe Nasıl Katkıda Bulunuyor?

Türcülüğün dildeki yansımasını medya ve günlük haber dilinde görmek de mümkündür. Bir kaza sonucu hayvanlar yaşamını yitirdiğinde, haberlerde bu kayıptan “telef” olarak bahsedilir. Oysa hayvanlar eşya değildirler; dolayısıyla telef olmaz, ölürler. Ölü hayvan bedenine “ceset” yerine “leş” denilmesi de benzer bir örnektir (aposto, 2021). Orman yangınları, sel, deprem gibi doğal afetler gerçekleştiğinde afetin meydana geldiği bölgede yaşamını kaybeden bir insan yoksa haberlerde “can kaybı yok” şeklinde başlıklar atılarak orada yaşamını yitiren birçok hayvan görmezden gelinir (entdergi, 2020). 

 

 

Diğer bir sorun da hayvanat bahçelerinde, sirklerde, yunus parklarında tutsak edilen hayvanların medyada sevimli bir şekilde sunulmasıdır. Hayvanat bahçelerinde hayvanlar, doğal yaşam alanlarından ve ailelerinden koparılarak insanları eğlendirmek için bir süs eşyası gibi sergilenir. Eğitilmek amacıyla psikolojik ve fiziksel şiddete maruz bırakılan hayvanlar, açlıktan ve bakımsızlıktan yaşamlarını yitirme tehlikesiyle karşı karşıya kalabilirler (vegvorous, 2019). 

 

 

Buradaki hayvanlardan bahsederken “sevimli üyeler” şeklinde başlık atmak hayvanların deneyimlediği acı, travma ve işkenceyi örtbas etmektir. 

 

 

Unutulmamalıdır ki dil, bireyin içinde yaşadığı toplumsal gerçekliğin sembolik bir yansımasıdır. Ludwig Wittgenstein’ın, “Dilimin sınırları, dünyamın sınırları demektir.” sözüyle ifade ettiği gibi toplumun kullandığı dil, toplumun düşünce dünyasının sınırlarını çizer (Wittgenstein, 1922; akt. Altun, 2006). Dolayısıyla hayvanların özgürleşmesini ve temel yaşam haklarının korunmasını sağlamak için dilde değişime ihtiyaç vardır.

 

 

Kaynakça:

Altun, M., (2006). Dilin Sınırları 

Avdan, Y. Y. (Çev.). (2011). Hayvanat bahçeleri: Acınası hapishaneler. veganblogg.wordpress.com. Erişim adresi: https://veganblogg.wordpress.com/2011/12/05/hayvanat-bahceleri-acinasi-hapishaneler/

Can, L., (2020, Kasım 7). Medyada Türcülük entdergi.com Erişim adresi https://entdergi.com/medyada-turculuk/

Dil ve Düşünce (2017, 7 Temmuz). muratcanaslak.com Erişim Adresi https://www.muratcanaslak.com/kararsz-okur-saylar/2017/5/20/dilvedusunce

Onay, A., (2017, Ekim 22). Türcü Sözlük – Hayvanları Aşağılamakta Kullanılan Kelimeler, Deyimler, Atasözleri. hayvanlarinaynasinda.wordpress.com Erişim adresi https://hayvanlarinaynasinda.wordpress.com/2017/10/22/turcu-sozluk-hayvanlari-asagilamakta-kullanilan-kelimeler-deyimler-atasozleri/

Online Hayatta Türcü Dil (2021, 1 Mayıs). aposto.com Erişim adresi https://apos.to/i/online-hayatta-turcu-dil

Parmaklıklar Ardında Özgürlük Hayalleri: Hayvan Bahçeleri. (2019, 11 Ekim). vegvorous.com Erişim adresi https://www.vegvorous.com/makale-ve-yazilar/parmakliklar-ardinda-ozgurluk-hayalleri-hayvan-bahceleri/

Türcülük (t.y.). Vikisöz içerisinde. Erişim adresi https://tr.wikiquote.org/wiki/T%C3%BCrc%C3%BCl%C3%BCk

 

Görsel Kaynakça:

https://tr.pinterest.com/pin/259097784800360818/

https://k2haber.com.tr/2020/11/13/zulal-kalkandelen-bu-bir-iskencedir-koleligin-ozeni-mi-olur/

https://www.gazetedemokrat.com/darica-hayvanat-bahcesinin-yeni-sevimli-uyeleri/346501/

https://www.cnnturk.com/turkiye/tir-devrildi-surucu-yaralandi-42-kucukbas-hayvan-telef-oldu

https://ar.pinterest.com/pin/156570524532475038/

YAZAR BİLGİSİ
Ayşenur Deveci
Ayşenur Deveci, 1999 senesinde Nevşehir’de doğdu. Mef Üniversitesinde Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik lisansına ek olarak Psikoloji ile çift anadal yapmakta. Amatör olarak fotoğrafçılık ile ilgilenen Ayşenur, çocukluğundan beri kitaplara, şiirlere ve yazmaya meraklı.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.