Arnavutluk Ülke Profili

06.09.2019
Arnavutluk Ülke Profili

ARNAVUTLUK YAKIN TARİHİ

Resmi adıyla Arnavutluk Cumhuriyeti, coğrafi olarak önemli konumu sayesinde tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Günümüzde yaklaşık 28.748 kilometre kare toprak üzerinde kurulan ülkenin nüfusu 2017 verilerine göre yaklaşık 3 milyondur. Diğer Balkan ülkelerinin aksine homojen bir nüfusa sahip olan Arnavutluk’ta nüfusun yüzde (%) 97’si Arnavut’tur. Geriye kalan %3’lük kesimi ise Yunanlılar ve Türkler oluşturmaktadır. Balkan yarımadasında bulunan bu dağlık ülke Güney-Avrupa ülkesidir. Kuzeybatısında Karadağ, Kuzeydoğusunda Kosova, doğusunda Makedonya, güney ve güneydoğusunda ise Yunanistan bulunmaktadır. Batıda Adriyatik Denizi’ne kıyısı bulunan ülkenin güneybatıda ise Ege Denizi’ne kıyısı bulunmaktadır.

Arnavutlar Balkanların en eski kavimidir. Etnik kökenlerine dair birçok iddia bulunmakla beraber, en kabul göreni soylarının İliryalılara dayandığıdır. Arnavutluk’un Osmanlı Devleti tarafından fethi 14. yüzyılda başladı fakat 15. yüzyılda son buldu. 1438 tarihine gelindiğinde Arnavutluk toprakları Osmanlı Devleti hâkimiyetine girdi ve Osmanlı’ya bağlı olduğu süre boyunca devlet için adından söz ettiren yöneticiler, askerler yetiştirdi. Arnavutluk halkı, Osmanlı ile en fazla özleşen halk olmuştur. Her ne kadar Arnavutların yönetime bağlılığından hiçbir dönem şüphe duyulmasa da 19. yüzyıl boyunca artan milliyetçi hareketler ve ardı ardına bağımsızlığını kazanan ülkeler Arnavutluk halkını da etkiledi. Osmanlı’nın zaman içinde Arnavutluk topraklarını ve halkını da koruyamaması endişeyi artırdı. 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı’nın ardından, başlayan Arnavutluk bağımsızlık süreci çeşitli isyanlarla hızlandı. 1909 yılından sonra ardı ardına gelen isyanlar Osmanlı yönetimini oldukça zorlamıştır. Bu süreç boyunca Arnavut milliyetçiliği giderek yükseldi. Osmanlı yöneticilerinin Arnavutluk halkının taleplerine gereken ilgiyi göstermemesi, Arnavutların kopuş sürecini hızlandırdı. 1912 yılında Balkan Savaşları sırasında Arnavutluk bağımsızlığını ilan etti. Arnavutluk, Osmanlı’nın Balkan coğrafyasında kaybettiği son topraktır. 28 Kasım 1912 tarihinde Osmanlı Devleti’nden ayrılarak bağımsızlığını kazanmıştır.

Bağımsızlık ilanının ardından kısa bir süre sonra, Birinci Dünya Savaşı başladı. Savaş boyunca işgal ve yağmaya uğrayan Arnavutluk, oldukça zor günler geçirdi. Savaş sonrası gerçekleştirilen Paris Barış Konferansı sonrası İtalyanların ülkeyi terk etmesi istendi. Böylece Arnavutlar ikinci kez bağımsızlıklarını kazandılar.

Ülke 1925 yılında cumhuriyet ilan etse de bu tarihten 3 yıl sonra, Ahmet Zogoğlu, I. Zog adıyla İtalya’ya bağımlı bir şekilde krallığını ilan etti. Henüz kendini uluslararası arenada ispatlama fırsatı bulamayan ve ekonomik olarak güçlenemeyen ülke İkinci Dünya Savaşı’nın başlaması ile tekrar İtalyanların işgaline uğradı. I. Zog krallığını önce Mısır’da daha sonra ise Fransa’nın Nice şehrinde sürdürmeye çalışsa da başarılı olamadı. İtalyanların ardından ülkeyi 1943 Nazi Almanya’sı işgal etti. Enver Hoca liderliğindeki Komünist Parti bu isyanlara karşı silahlı direniş başlattı. Partizanların silahlı mücadelesinin ardından 29 Kasım 1944’te İşkodra’nın kurtuluşu ile Arnavutluk tamamıyla bağımsızlığını yeniden kazandı. Yönetimi komünistler devraldı.

Arnavutluk 1944 tarihinden itibaren tam 41 yıl boyunca Enver Hoca’nın kapalı, katı, merkeziyetçi yönetimi altında kaldı. Hoca, yönetimi boyunca baskıcı bir rejim ve devletleştirme politikası uyguladı. Dini inançları yasakladı ve Arnavutluk’u, dünyanın ilk ateist ülkesi konumuna getirdi. Ardı ardında gelen işgallerin etkisi ile emperyalist güçlerden kurtulmak isteyen Enver Hoca, 1978 yılında Çin ile ilişkilerinin kopmasının ardından ülkeyi tamamen küresel ilişkilere kapattı. Hoca’nın izlediği bu politikalar ülkede özgür bir ortamın doğmasına ve demokrasi kültürünün gelişmesine set çekti. 1985 yılında Enver Hoca’nın ölümünün ardından başa geçen ve dört yıl görevde kalan Ramiz Alia ise Enver Hoca’dan farklı bir politika benimsememiş, sadece uyguladığı reformlar ile daha iyi bir Komünist rejim hedeflemiştir.

Uluslararası sistemde dengelerin değişmesi ile Doğu Blok’u çöktü ve iki kutuplu sistem anlamını yitirdi. Arnavutluk’ta bu gelişmelerin ardından demokratikleşme çabaları yürütmeye başladı ve çok partili döneme geçti. Batı ile entegrasyon çalışmaları güden Arnavutluk, insan hakları, özgürlük, sürdürülebilir kalkınma konularında adımlar attı. Özelleştirmeler ve yatırımlar ile ekonomik kalkınma hedefleri doğrultusunda ilerledi ve etkili bir dış politika için çalıştı.

1991 yılında ilk kez çok partili seçime gidildi. Ancak seçimin ardından çok sayıda başbakan ve cumhurbaşkanı değişti. Yukarıda sayılan tüm olumlu gelişmelere rağmen ülkede; yüksek işsizlik oranı, organize suç şebekeleri, altyapı eksiklikleri ve eğitimsizlik büyük problem olmaya devam etti. Siyasi istikrar tam olarak sağlanamadı. Zaten zayıf olan Arnavutluk ekonomisi 1999 yıllında Sırbistan’ın Kosova’ya saldırısı ile iyice zayıfladı. Bunun sebebi Kosova’dan birçok mültecinin Arnavutluk’a sığınmasıydı. Yaklaşık 500 bin kişi Sırbistan’ın saldırılarından kaçarak Arnavutluk’a geçti. Ülke bu tarihten sonra uluslararası örgütlere üye olmak için çalışmalarını hızlandırdı ve 2009 yılında NATO (North Atlantic Treaty Organization) müttefiki olmayı başardı. Ülke için Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ile güçlü ortaklık oldukça önemlidir ve ilişkileri stratejik düzeydedir. Bu durumda ABD’de yaşayan Arnavut diasporanın da etkisi inkâr edilemez. Ülke Avrupa Birliği (AB) üyeliği içinde çaba göstermektedir. AB üyeliği için çeşitli revizyonlara giden ve çalışmalar yürüten ülke 2010 yılında vize muafiyetine hak kazanmıştır.

Görünen o ki, geçirdiği tüm tarihsel süreçlerin ardından, birçok savaş atlatan ve uzun süre kapalı bir rejim altında yürütülen Arnavutluk, hızla küresel düzleme entegre olma çabası içindedir. Komünizm sonrası yüzünü Batı’ya çeviren Arnavutluk, Birleşmiş Milletler, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı, Avrupa Konseyi, Dünya Ticaret Örgütü, İslam Konferansı Örgütü, Karadeniz Ekonomik İşbirliği, Orta Avrupa Serbest Ticaret Anlaşması ve kurucu üye olarak Akdeniz İçin Birlik üye olmuştur.

KAYNAKÇA

Ağırseven, N. (2015). Enver Hoca Dönemi̇ ve Sonrası Arnavutluk. Trakya Üniversitesi.

Al Jazeera. (2012). Arnavutluk: Ülke Profili. 27 Ağustos, 2019, tarihinde http://www.aljazeera.com.tr/ulke-profili/ulke-profili-arnavutluk adresinden erişilmiştir.

Birleşmiş Markalar. (2012). Arnavutluk Ülke Raporu. 27 Ağustos, 2019, tarihinde http://www.birlesmismarkalar.org.tr/uploads/Arnavutluk.pdf adresinden erişilmiştir.

Dış Ticaret Servisi. (2015). Arnavutluk Ülke Raporu. Konya. http://www.kto.org.tr/d/file/arnavutluk-ulke-raporu_2015.20170825114335.pdf adresinden erişilmiştir.

Emin, N. (2014). Arnavutluk Siyasetini̇ Anlama Kılavuzu (1ncı basım.). İstanbul: Seta Yayınları.

Maden, F. (2011). Arnavutluk ’ un Bağımsızlık Süreci ( 1877-1913 ) (Avrasya Etüdleri No. 38) ( Cilt. 1 Avrasya). Ankara.

Taşçıoğlu, H. (2011). Arnavutluk Ülke Raporu. Ankara.

YAZAR BİLGİSİ
Sündüs Adaş
Sündüs Adaş, 1994 İstanbul doğumludur. Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler alanında Yüksek Lisans mezunu olan Sündüs, Balkan coğrafyasına özel ilgi duymakta ve yazılarını, araştırmalarını bu alanda yoğunlaştırmaktadır. Farklı kültürler tanımak, yeni insanlarla tanışmak, gezmek ve okumak en büyük tutkularındandır.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.