Antik Yakın Doğu: Mısır Tarihi V (Geç Dönem)
MÖ 1070-313
Son Dağılma
MÖ 13. yüzyılın iki büyük firavunu 1. Sethi ve 2. Ramses’in verdikleri büyük mücadeleler pek etkili olmadı ve hem Suriye’deki hem de Filistin’deki Mısır egemenliği, 2. Ramses’in ölümünden sonra yaşanan ayaklanmalarla kısa sürede sona erdi. Ayaklanmalar sırasında günümüzde hala gizemini koruyan Pelasgoiler (Anadolu’da yaşadığı tahmin edilen bir halk), kuzey kıyılardan ülkeye güçlü bir saldırı gerçekleştirdi. Yaşanan kaos ortamını fırsat bilen Suriyeli İarsu, iktidarı ele geçirmek için sürpriz bir saldırıya kalkıştı ve ülke yıkılma tehlikesiyle tekrar karşı karşıya kaldı. 19. Sülale’den olan Setnakht, düşman kuvvetlerini güçlükle püskürterek beş yıl süren kaos ortamına son vermeyi başardı ve 20. Sülale’yi kurdu. Oysa Krallar Vadisi’ne gömülen son firavuna sahip bu sülale, tamamen tükenen ambarların ve hazinelerin ülkeyi çok zayıf bir duruma düşürmesi sebebiyle uzun sürmedi. Tüm olanlar sonucunda bazı nomarklar ve kendi ordusuyla birlikte dönemin birçok krallığından güçlü olan Amon Tapınağı, firavundan bağımsız hareket etmeye başlayınca ülke parçalanmış oldu.
Libyalılar, Nübyeliler ve Asurlular
21. Sülale ile birlikte Mısır, artık yalnızca firavun tarafından yönetilmiyordu ve topraklarda birçok bağımsız devlet kurulmuştu. Eski firavunların orduyu güçlendirmek adına yaptıkları ücretli askerler genellikle Libyalılardan meydana gelmekteydi. Orduda çoğunluk olmaya başlayan Libyalı askerlerin generallerinden biri olan 1. Şeşank, tüm Mısır’a egemen olmayı başardı ve ülkede kısa süren bir yükselişi sağladı. Sonrasında kuzeyde yönetimi nomarklar idare etmeye başlarken Nübye hükümdarları ise güney kısmı boyundurukları altına aldı. 671 yılına gelindiğinde birçok krallık Mısır topraklarında tekrardan hüküm sürmekteydi. Asurlu Asarhaddon, bu krallıkların tamamını fethetti. Ardılı Asurbanipal ise Mısır topraklarındaki krallıkların en büyüğü olan ve Delta bölgesinde bulunan Sais Krallığı’nın başına 1. Nekho’yu getirdi ve bu krallığı oldukça destekledi. Ancak ardılı olan oğlu 1. Psammetik krallığa sadık kalmadı ve bağımsızlığını ilan ederek bilinmeyen bir şekilde Asurluları Mısır topraklarından atmayı başardı. Ardından, özellikle Grekler ve Fenikelilerle güçlü ticari ilişkiler kurdu.
Saisler Dönemi
Oldukça gelişen Mısır-Grek ilişkileri kısa sürede ülkedeki Grek asker ve tüccar sayısını arttırmaya başlamıştı. Fenikelilerin ise uzmanlıklarından faydalanarak olası saldırılara karşı büyük bir donanma oluşturuldu ve bu sayede deniz ticareti güvene alındı. Aynı dönemde paranın kullanımıyla birlikte ticaret düzenli bir hale geldi. Güçlenen ekonomi ile birlikte düzenli ordu da tekrardan kurulmuş, yeni kurulan orduya farklı halklardan birçok ücretli asker alımı yapılmıştı. Mısır’ın geleneksel yayılmacı politikası sürdürülmeye çalışılarak sık sık Babil topraklarına istilalar düzenlendi. Keldanilerin yönetimine geçmesiyle birlikte Babil’in Medlerle yaptığı ortak saldırı sonucu Asur yıkılınca boş kalan Levant bölgesini (Akdeniz’in doğu sahilleri) Mısır yönetimindeki Saisler sahiplendi. Günümüzde Gaziantep olarak bilinen Karkamış bölgesine kadar sınırlarını büyüten Saisler, Keldani Babil hükümdarı 2. Nebukadnezzar’a yenildikten sonra ise geri çekilmeye başladı. Bu yenilginin yaşandığı sırada Mısır’da bir general ayaklanan Grek halkına liderlik etmekteydi. Saislerin ordularını yenen bu general, kendisini 2. Ahmes olarak firavun ilan etti.
Firavunların Sonu
2. Ahmes, Greklere ayrıcalık tanıyarak Mısır topraklarında Grek kolonileri görülmeye başlanmasının önünü açtı. 2. Ahmes döneminde Mısır’ın doğusundaki irili ufaklı devletlerin tamamı, dönemin yükselen gücü Perslerin hükümranlığına girdi. Yaklaşık yüz yıl süren Sais Dönemi, 2. Ahmes’in ölümü ve Perslerin Mısır’ı ele geçirmesiyle son buldu (525). Oldukça kısa süren ama Mısır’ı eski görkemine yaklaştıran bu dönemde geliştirilen yazı tekniği Yunan ve Roma yazı sistemine de etkide bulundu. Bu dönemde Yunanlılarla gerçekleşen ticari ilişkiler her iki halka da katkılar sağlarken Yunan kültürü, Mısır Uygarlığı’ndan oldukça etkilendi. Mısır, kısa kesintilere rağmen üç yüz yıl süren Pers egemenliğinden sonra Büyük İskender tarafından fethedilerek (MÖ 332) Yunanlı hükümdarlara geçti. Yunanlılar tarafından da uzun yıllar yönetildikten sonra Kleopatra döneminde (MÖ 51-30) Roma İmparatorluğu’nun eline geçen kadim toprakların son firavunu ise MS 311 yılında Maximinus Daia oldu.
İlgili diğer yazılar:
- Antik Yakın Doğu: Mısır Tarihi I (Erken Dönem)
- Antik Yakın Doğu: Mısır Tarihi II (Eski İmparatorluk)
- Antik Yakın Doğu: Mısır Tarihi III (Orta İmparatorluk)
- Antik Yakın Doğu: Mısır Tarihi IV (Yeni İmparatorluk)
Yazar: Ömer Özdal
Editör: Dila Taşdelen
Serinin bir önceki yazısı için:
Kaynakça
- Ceram, C. W. (2015). Tanrılar, Mezarlar ve Bilginler. Hayrullah Örs, (Çev.). İstanbul: Remzi.
- Diakov, V. & Kovalev, S. (2019). İlkçağ Tarihi Cilt:1 Ortadoğu, Uzakdoğu, Eski Yunan. Özdemir İnce, (Çev.). İstanbul: Yordam.
- Konyar, R. (t.y.) Mısır Tarihi. Auzef Kitap. Erişim Adresi: auzefkitap.istanbul.edu.tr/kitap/tarih_ao/emisirtarihi.pdf
- Vikipedi: Özgür Ansiklopedi. (2021). Antik Mısır. Erişim adresi: tr.wikipedia.org/wiki/Antik_Mısır